TTK'nun 682/2. maddesinde belirtilen şekilde kısmi ciro yapılmış olmakla, yapılan bu ciro bâtıl olup, ciro silsilesinin kopuk olduğu, takip dayanağı bonoya ilişkin olarak lehtarlardan birinin cirosu bulunmadığına göre, takip alacaklısı yetkili hamil olarak değerlendirilemeyeceğinden, mahkemece, şikayetin kabul edilerek İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince borçlu hakkındaki takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
“Bedeli teminattır” kaydını taşıyan bir ciro ile bonoya hamil olmuş olan hamilin bu bonoya dayanarak ancak bonodan doğan bütün hakları kullanabileceği ancak kendisi tarafından yapılan cironun “tahsil cirosu” hükmünde olduğu-
Davaya konu bonoların ön yüzünde borçlu kısmında dava dışı şirket kaşesinin üzerinde bir imzanın, açıkta ikinci bir imzanın bulunduğu, her iki imzanın da davacıya ait olduğu, davacının anılan dava dışı şirketin yetkili temsilcisi olmasına göre ikinci imzalardan dolayı aval veren olarak borçlandığı, senedin arka yüzünde ilk cironun davacıya ait olmasının davacının davalıya karşı olan sorumluluğunu etkilemeyeceği, kaldı ki, davacının cirosundan sonra davalının cirosunun bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı çekin (senedin) lehdarının cirosundan önce ilk ciro şerhini imzalayan kişinin -ciro şerhindeki kopukluk nedeniyle- hamile karşı sorumluluğunun mevcut olmayacağı—
Çeklerdeki tarihinin tahrif edilerek dönüştürülmesi halinde, çeklerin tahriften önceki tarihlerde keşide edildiğinin ve ibraz sürelerinin buna göre değerlendirilmesi gerektiği- İbraz süresi geçen çeklere dayalı olarak hamil kambiyo yolu ile takip haklarını yitirmiş olsa da, TTK. mad. 732 uyarınca, keşideciye müracaat hakkının bulunduğu- Davalı bankaya karşı çeklerin keşidecisi davacının sebepsiz zenginleşmediğini ispat ile yükümlü olduğu-
Takibe dayanak senedin ciro silsilesinin kopuk olduğu ve senedin hamil tarafından protesto ettirilmediğini iddia edilerek açılan menfi tesbit davasının, davacının icra dairesine gönderdiği 29/05/2007 tarihli mal beyanı dilekçesinde “bu borcumu ileride kazancım olduğunda ödeyeceğim” şeklindeki beyanının üzerinde durulup, değerlendirilmeden eksik şeklide inceleme ile yazılı biçimde karar verilmesinin bozmayı gerektireceği-
Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kimsenin son ciro «beyaz ciro» olsa bile kendi hakkının müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşılması halinde «yetkili hamil» sayılacağı—
Dava konusu olan bonoda lehdarın cirosunun bulunmadığı, böylece ciro zincirinde kopukluk olduğundan, somut olay bakımından davalının yetkili hamil olduğunun kabul edilemeyeceği-
İhtiyati hacze itiraz edenler vekilinin, bonoların hisse devir sözleşmesi uyarınca düzenlendiği ve ipotekle teminat altına alındığı, lehtarların ortağı oldukları şirkete bonoları ciro ederek kötüniyetli davrandıkları, protokol gereği bonolarla ilgili bildirimde bulunulmaması nedeniyle alacağın muaccel olmadığı, lehtarı … olan senetlerin bankaya ciro edildikten sonra tekrar …’a teslim edilmiş olması nedeniyle ciro silsilesinin kopuk olduğu, bonoların kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediği, bonolarda ciro yasağı olduğu, birden fazla düzenleme tarihi bulunduğu itirazlarının İİK.’nun 265. maddesi kapsamında olmadığı-
Bonoyu elinde bulunduran kimsenin, son ciro beyaz ciro olsa dahi, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşılması halinde, 'yetkili hamil' sayılacağı; bonoda ilk cironun lehdara ait olması gerektiği, lehdarın cirosundan sonra senedi devralan hamillerin 'yetkili hamil' sayılacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.