Katkı payı alacak isteği-
3. HD. 24.03.2016 T. E: 1900, K: 4576-
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen gelir, aylık ve ödeneklerin haczinde, takibin kesinleşmiş olması şartı ile 28.02.2009 tarihi sonrasında borçlunun haciz tarihinden önce hacze muvafakatinin geçerli olduğu (5510 s. K. mad. 93), anılan düzenlemenin İİK'nun 83/a maddesi karşısında özel hüküm sayılacağı ve öncelikle tatbik edileceği, hacze muvafakati icra kefili vermiş ise sadece takip borçlusu yönünden takibin kesinleşmesinin yetmeyeceği, aynı zamanda icra kefili yönünden de takibin kesinleşmiş olmasının gerekli olduğu-
Fazla ödeme tutarının belirlenmesi ve istirdatı için açılan davada, öncelikle dava tarihi itibariyle davacı aleyhinde başlatılmış bulunan icra takibindeki borçluluk durumu belirlenip davacının fazla ödemede bulunulduğu iddiasının değerlendirilmesi gerekeceği-
506 sayılı Kanunun geçici 20. madde kapsamında kurulan sandıklarca bağlanan aylıkların 5510 sayılı Yasa’nın 93/1. maddesi uyarınca haczinin mümkün olmadığı, ancak 506 sayılı Kanun’un 128. maddesi uyarınca kurulmuş olan sandıklardan alınan maaşların ise haczinin mümkün olduğu, borçlunun maaş aldığı vakıf sandıklarının statüleri incelenerek haczedilmezlik şikayeti hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
Kural olarak emekli maaşının haczedilemeyeceği- Emekli maaşının haczedilmesine ilişkin taleplerin, borçlunun muvafakati yok ise, icra müdürü tarafından reddedilebileceği- İcra takibinin kesinleşmiş olması şartıyla haciz sırasında veya hacizden sonra Sosyal Güvenlik Kanunu 93. maddesi kapsamındaki gelir, aylık ve ödeneklerin haczine ilişkin verilen muvafakatlerin geçerli olacağı, bu durumda borçlunun haciz sırasında veya haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebileceği- Emekli maaşının haczedilemeyeceği yasağının sözleşme hukukuna göre kesin olmadığı, bu konuda tarafların iradesine ağırlık verildiği, sözleşmeye bağlılık ve ahde vefa ilkesi gereği muvafakat yoluyla emekli aylıklarına bloke konulabileceği-
Borçlunun haczedilmemesi gereken emekli maaşına konulmuş olan haczin kaldırılmasından sonra, önceki kesintilerin geri alınması için genel mahkemede “istirdat davası” açması gerekeceği, bu konuda icra mahkemesinin görevsiz olduğu-
Borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmediğinden, borçlunun taşınmaza haciz konulduğundan haberdar olduğuna dair takip dosyasında bir işlem yaptığı da anlaşılamadığından, haczedilmezlik şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile şikayetin incelenmesi gerekeceği-
Borçlu çiftçi ise kendisinin ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazi haczedilemeyeceği ancak borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşının çiftçilik olması gerektiği, asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapmasının, emekli maaşı almasının çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmadığı; borçlunun kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmesi ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiği, mahkemece, borçlunun halen oturduğu yerde yıllık geçinebileceği miktarın belirlenip, şikayet tarihinde haczedilen ve haczedilmeyen tüm taşınmazlarından elde ettiği gelir hesaplanarak ve taşınmazların değeriyle orantılı gelir elde edilip edilmediği belirlenerek, borçlunun geçimine yetecek kadarı üzerinden haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği-
Sigortalıların gelir, aylık ve ödeneklerinin nafaka borçları dışında haczedilemeyecekleri-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.