Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemi-
Davalıya yapılan gerekçeli karar tebliğinin TMK.m.21/1 uyarınca yapılmış olmasına rağmen muhatabın işte olduğu bilgisi alınan komşunun ismi tebligat parçasından anlaşılamıyorsa usulsüz olduğu- Diğer davalılara yapılan gerekçeli karar tebliğinin yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK'nun 10/2. maddesi gözardı edilerek doğrudan doğruya TK'nun 21/2. maddesine göre yapılmasının usulsüz olduğu-
Tebligat Kanunu'nun 13. maddesi ile ilgili Tüzüğün 18. maddesine göre; hükmi şahıs adına tebliği alacak kişinin işyerinde bulunmama sebebinin tebligat mazbatasına yazılmamış olması nedeniyle tebligatın geçerli olduğundan söz edilemeyeceği-
Davalı vekilinin mazereti reddedildikten sonra tahkikat aşamasının bittiği tefhim edilmeden hüküm kurulmasının, iddia ve savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğu-
Davalının birleştirilen dava yönünden hak arama özgürlüğü kapsamında savunma, usulüne uygun şekilde bilgilendirilme ve açıklama yapma hakkı ihlal edilerek gösterilen deliller toplanmaksızın ve varsa tanıklar dinlenmeksizin ya da dinlenmesine gerek görülmemesi halinde gerekçesi de belirtilmeksizin karar verilmesi yanında hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğinden eksik inceleme ile hüküm verildiği-
İhtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin olan talep de, İİK'nın 265/son maddesi gereğince, mahkemece itiraz üzerine iki taraf davet edilip gelenler dinlendikten sonra itiraz haklı görülürse hakimin kararını değiştirip veya kaldırılabileceği, Anayasa'nın 36, 1086 sayılı HUMK'nın 73 ve 6100 sayılı HMK'nın 27. maddelerinde taraflar dinlenmeden iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden yani hukuki dinlenilme hakkını ihlal edecek şekilde karar verilemeyeceği-
Dava dilekçesinde, somutlaştırma yükünün yerine getirilmemiş olması halinde, öncelikle hâkim davayı aydınlatma ödevi ve ön incelemedeki görevi gereği, somut olmayan hususların belirlenmesini davacıdan istemesi gerektiği, ancak bu eksiklik tamamlanırsa yargılamaya devam edilerek karar verileceği, bu eksiklik tamamlanmaz ve somutlaştırma gerçekleşmezse, ispatsız kalan davanın reddine karar verileceğinden, dava dilekçesinde, davacının ödenmesi gereken aylık ücretinden her ay cüzi bir miktarının ödendiği, ödenmeyen ücret ve ikramiye alacaklarının davalıdan tahsilinin talep edilmiş olması şekli ile soyut ve genel anlatımlar içerdiğinden, öncelikle davacıdan ücret ve ikramiye alacağı taleplerinin hangi aylara ilişkin olduğu ile ödenmeyen ücret ve ikramiye alacağı açıklattırılması ve işverenden davacıya yapılan ödemeye ilişkin bilgi ve belgeler de istenerek davacının talepleri ve işverence ibraz edilecek bilgi ve belgeler birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-
Nafaka ve nafakanın artırılması davalarının kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olduğu ve davanın açıldığı tarihten itibaren hüküm ifade edeceği-
Vekille temsilin söz konusu olduğu davada yapılacak tüm tebliğlerin vekile yapılması gereği de gözetilerek, karara esas alınan raporun davalı vekiline tebliği sağlanıp eksikliğin bu şekilde giderilmesi ve davalı vekilinin rapora itirazlarının alınıp değerlendirilmesi ile oluşacak sonuca göre, davalı vekilinin diğer itirazları hakkında değerlendirme yapılması gerekirken, usule aykırı biçimde ve davalı yanın savunma haklarını da kısıtlayacak şekilde yargılamaya devam edilip karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.