İmzanın davacıya ait olduğu gözetildiğinde, bu belgenin davalının savunmasını teyit ettiği ve davacıyı bağlayacağı, bu şekilde bir ilave yapılmış olmasının belgenin inançlı işlemin belgesi olma niteliğini kaybettiği şeklinde nitelendirilemeyeceği gibi ayrıca belgenin muhteviyatını ve orada benimsenen olguları hükümden düşürmeyeceğinden, taraflar arasında inançlı işlemin varlığının sabit olacağı-
İntifa hakkının, anlaşma ile ortadan kaldırılmadıkça, taşınır malların da intifa hakkı ile yükümlü olarak satılması gerekeceği-
İhtiyati haciz kararının verilebilmesi için alacağın yargılamayı gerektirmemesi şeklinde bir koşul bulunmadığı, davacının Hindistan uyruklu bir şirket olup, Türkiye ile Hindistan arasında "teminattan muafiyeti" öngören iki taraflı adli yardım sözleşmesinin akdedilmiş olduğu-
“Malen” kaydı bulunan senetlerin teminat olarak verildiğini ileri sürmek suretiyle talil eden davacıların bu iddiasını yazılı delil ile kanıtlaması gerekeceği-
Borçlu limiti aşar bir biçimde yapılan takibe karşı çıkmış olduğundan, bu şekilde ipotekli takip yapılmasının, kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu-
Hayat sigorta sözleşmesine dayalı tazminat istemli somut olayda, sigorta sözleşmeleri karşılıklı güven esasına dayanan ve beyana göre düzenlenen sözleşmeler olması dikkate alındığında, hayat sigortası yapılması sırasında geçirilen veya teşhis edilen bir hastalık var ise bunun bildirilmesi iyi niyetin gereği olduğu, ancak somut olayda sigortacının da (mahkemenin kabulünde olduğu üzere sigortalının dış görünüşünden larenks kanseri olduğunun anlaşılmasına göre) söz konusu poliçeyi bilerek imzalattığı hususu değerlendirilmeksizin, davalı sigortacının da söz konusu poliçenin imzalanması sırasında kusurunun bulunmasna göre ve davacıların murisinin de hastalığını bilmesine rağmen bile bile bilgilendirme formuna kanser hastalığına ilişkin yanlış bilgi vermesine göre tarafların karşılıklı kusurunun olduğu kabul edilerek talep edilen teminatta indirim yapılması gerektiği-
Bayilik sözleşmesinden doğan borca teminat verilmesi halinde genel mahkemelerde dava açılıp alacağın miktarı belirlenmeden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapılamayacağından faiz alacağı yönünden itirazının kaldırılmasını isteyen alacaklının isteminin reddi gerekeceği-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemi-
Yetki itirazının da görevli mahkemece değerlendirilmesi gerektiği, itirazın iptali davasına bakan mahkemece görevsizlik kararı verildiği halde, yetki hususu da incelenerek yetkisizlik kararı verilmesinin hatalı olduğu-
Desteğin sevk ve idaresindeki araçla %75 kusuru ile gerçekleştirdiği çift taraflı kazada ölmesi nedeni ile desteğin eşi desteğin aracının ve kazaya karışan diğer aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacılarından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunduğu ve karşı aracın sigorta şirketi olan davalı ile sulh olunduğu, karşı aracın sürücüsünün %25 oranındaki kusuruna isabet eden tazminat miktarının davacıya ödendiği olayda; davalı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 22.02.2016 ile 22.02.2017 tarihleri olup, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun kapsamının ise, poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 22.02.2016 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirleneceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.