Tüketici kredisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların tüketici mahkemesince karara bağlanması gerekeceği-
Ev eşyalarının olduğu kadar senette yazılı ziynet eşyalarının da davacıya iade edildiğinin davalılar tarafından senetle kanıtlanması gerekeceği-
Kollektif şirketin akdettiği konkordatodan, -onun kefili durumunda bulunan- ortaklarının da yararlanacağı-
Taraflar arasındaki tapu iptali, tescil ve tazminat davaları-
Dava ve takibe konu ticari kredi niteliğindeki genel kredi sözleşmesinden doğan uyuşmazlığın niteliği itibariyle 6762 Sayılı T.T.K.'nın 4. maddesinde bankacılık işlemi olarak sayılan ticari dava vasfında olduğu-
Bir alacağın rehinli olup olmadığına ve rehin nedeniyle rüçhanlı olduğu iddia edilen alacağın üst sıraya alınmasına ilişkin itirazların icra mahkemesince incelenip karara bağlanması gerektiği-
Alacaklı banka ile borçlu şirket arasında akdedilen kredi sözleşmesinde müşterek borçlu müteselsil kefil olan şirketin doğmuş ve doğacak borçlarının teminatı için tesis edilmiş ipotekle ilgili, ipotek akit tablosunda yer almayan ve İİK. 149. maddesi anlamında borçlu olmayan şirket hakkında ipotekli takip yapılamayacağı, kredi sözleşmesinden kaynaklanan borç nedeniyle alacaklı tarafından bu şirket hakkında sadece genel haciz yoluyla takip yapılabileceği, borçlu şirket hakkındaki takibin iptali gerekeceği-Borçlu tarafın eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından, alacaklı tarafça talepte bulunulduğu takdirde mahkemece, takibin asıl borçlu şirkete yöneltilmesi için alacaklıya kesin süre verilmesi, verilen süre içinde alacaklı tarafından ek takip talebi düzenlenerek takibin asıl borçluya yöneltilmesi (icra emri gönderilmesi); verilen kesin sürede takibin asıl borçluya yöneltilmemesi halinde ise takibin iptali yönünde karar verilmesi gerektiği-
Kefil, kefalet limitiyle sorumlu olacağından, mahkemece kefilin temerrüt tarihi itibarı ile kefalet miktarı ile sınırlı sorumluluğunun, miktarı, bilirkişiye hesaplattırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Kredi sözleşmesinde «müşterek borçlu ve müteselsil kefil» konumunda olan «ipotek borçlusu» ve hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmadan da, takip yapılabileceği–
İcra kefili olan borçlunun, icra emri tebliğ edilmeden ve dolayısıyla hakkındaki takip kesinleşmeden emekli maaşının haczi ile ilgili olarak verdiği muvafakat geçersiz olup bir hukuki sonuç doğurmayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.