Sözleşme konusu parselin bulunduğu bölgede davalı arsa sahiplerinin hiçbir dahli olmadan, belediyesince yapılan imar uygulaması sonucu, sözleşme konusu taşınmaz tümüyle arsa sahiplerinin elinden çıktığından, sözleşme konusu iş sonradan ortaya çıkan bu durum nedeniyle imkansız hale geldiğinden ve imkansızlığın oluşumunda arsa sahiplerine atfı kabil herhangi bir kusurun söz konusu olmadığından tanzimat istemi davasının reddedilmesi gerektiği-
Taraflar arasında akdedilmiş kongre yönetim sistemi ilişkin sözleşme adlı yazılım, teknik destek ve bakım sözleşmesine dayalı sözleşmeden dönme nedeniyle davalıya yapılan ödemenin faiziyle birlikte tahsili istemi; karşı dava ise, sözleşme kapsamında olmayan ek hizmet için düzenlenen fatura bedelinin tahsili istemi-
7. HD. 20.04.2016 T. E: 14366, K: 8708-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti, hüküm altına alınan alacakların hesap yöntemi, faiz başlangıç tarihleri ve ikramiye alacağına uygulanacak faiz türü hususundadır...
Sigorta poliçesinin, sözleşmenin yapılmasından sonra düzenlenen ve sözleşmenin yapıldığını gösteren bir belge olduğu, sıhhat şartı olmadığı, sigortalının sözleşmede imzasının bulunmamasının ise sözleşmenin gerçekleşmediği anlamına gelmeyeceği, geçerli bir sigorta sözleşmesinden bahsedebilmek için meşru bir menfaatin bulunmasının da gözönünde bulundurulacağı, sözleşmenin yazılı belgeye bağlanmasının ispat hukuku açısından önem taşıdığı, poliçenin varlığının ve daha çok poliçenin taşıdığı hükümler yönünden taraflar arasında uyuşmazlık çıkması halinde HUMK 288. vd. (HMK 200) maddelerinde düzenlendiği şekilde kanıtlanması gerekeceği-
Satış esnasında sunulan katalog, proje ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan ve eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı dairede meydana gelen zararların tazmini istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı- İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanlarının gözetilmesi ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılarak sonuca gidilmesi gerektiği- İşçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlıkta, davacı işçi, "aylık ücretinin net 1.400,00 TL olduğunu", davalı işveren "ücretin 930,00 TL olduğunu" davacı tanıkları iddiayı, davalı tanıkları da savunmayı ileri sürmüş olup, yapılan emsal ücret araştırmasında davacının "1.020,86 TL net ücret alabileceği" belirtilmiş olduğunda göre, dosyadaki bilgi ve belgeler ile emsal ücret dikkate alındığında, davacının ücretinin "aylık net 1.020,86 TL" olarak belirlenmesinin dosya kapsamına uygun düşeceği- Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacakları tanık beyanlarına göre hesapladığından takdiri indirime gidilmesi yerinde ise de, ½ oranında yapılan indirimin hakkın özünü ortadan kaldıracak nitelikte olduğu-
22. HD. 19.02.2019 T. E: 2017/20315, K: 3657-
İşin, asıl işverenin işyerinde yapılmış olmasının muvazaa iddiasının kabulünün delili olamayacağı, zira taşeronların aldıkları işleri asıl işverene ait işyerinde yapıyor olmaları halinde, bu yerlerin alt işverenler yönünden de işyeri anlamını taşıyacağı, bu gibi durumlarda fiziki olarak tek olan yerlerin hukuki bakımdan hem asıl işverenin, hem de alt işverenin işyeri sayılacağı, alt işveren (taşeron) işçilerinin asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden, asıl işverenle aralarında hizmet akdi bulunmadığı için yararlanmasının mümkün olmadığının Yargıtay’ca kabul edildiği, esasen anılan sözleşmeden taşeron işçileri yararlanabilecekleri kabul edilseydi dava konumuzda olduğu gibi muvazaa iddiasında bulunulmasına gerek kalmayacağı, ayrıca davacının yararlanmak istediği asıl işveren davalının taraf olduğu TİS’nin tarafı yetkili işçi sendikasının belirlenmesi safhasında taşeron işçileri ve bu arada davacı çalışan işçi sayısının içerisine alınmayacağı, açıklanan bu nedenlerle; davalı

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.