Takip talebinde bulunmayan borçlunun sonradan takibe eklenmek suretiyle taraf değişikliği yapılmasının mümkün olmadığı- İcra takibinde borçlu olarak gösterilen adi ortaklığın tüzel kişiliğinin ve taraf ehliyetinin bulunmaması sebebiyle itirazın iptali davasının görülebilmesinin koşulu olan geçerli bir icra takibinin varlığından söz edilemeyeceği, ayrıca itirazın iptali davasından sonra açılan menfi tespit davasında da hukuki yarar bulunmadığı-
Erken tahliye nedeniyle tazminat, cezai şart ve ortak giderlerin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin davada; davalı vekilinin icra inkar tazminatına ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Davacı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde mahkemece 110.900.- TL cezai şartın bedeli üzerinden itirazın iptaline karar verildiği; cezai şart alacağı likit bir alacak olmadığına göre icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği; mahkemece icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Değer kaybının belirlenmesi hususunda aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriterinin esas alınması gerektiği-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Haksız ödenen paranın istirdadı istemi dayalı olarak başlatılan takibe itirazın iptali istemi-
İİK'nun 72. maddesi uyarınca davacı lehine kesinleşen menfi tespit hükmünde, dava ödeme sebebiyle yasal olarak istirdada dönüştüğü için istirdada hükmedilmesi gerekeceği-
Davalı borçlu, “borcun ödenmesi nedeniyle bono aslının icra müdürlüğü tarafından kendisine iade edildiğini, senedi aldıktan sonra imha ettiğini” savunmuştur. Senedin borçlu elinde olması aksi kanıtlanmadıkça borcun ödendiğine karine teşkil eder. Bu durumda senedin borçlu elinde olmasının ödemeye karine teşkil edip etmeyeceği tartışılmadan yazılı gerekçe ile “davanın kabulüne” karar verilmesinin hükmün bozulmasına neden olacağı-
Elbirliği mülkiyeti halinde, ortaklar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan, icra takibinin tüm ortaklar tarafından birlikte yapılması davanın da tüm ortaklar tarafından birlikte açılması gerektiği- Takip alacaklıları dışındaki mirasçıların davayı takip konusundaki eksikliğin sonradan giderilmesi mümkün ise de, icra takibindeki eksikliğin sonradan giderilmesinin mümkün olmadığı-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Borçlunun hakkında yapılan takipte pasif takip ehliyeti bulunmadığı yönündeki başvurusu şikayet niteliğinde olup, genel haciz yoluyla takipte borçlunun, icra dairesinde borca itiraz etmiş olmasının, icra mahkemesine şikayet yoluyla başvurarak, takip ehliyeti yokluğu nedeniyle takibin iptalini istemesine engel teşkil etmeyeceği, yani, borçlunun özetlenen talepte bulunmasında hukuki yararının olduğu- Borçlu tarafından ileri sürülen kefaletin şekil şartlarına ilişkin hususun açılacak olan itirazın iptali davasında değerlendirileceği- Mahkemece, takibe dayanak borca esas kredi sözleşmesinin niteliği incelenerek, tüketici kredisi olup olmadığı tespit edildikten sonra, şayet tüketici kredisi olması halinde, TBK'nun 585. maddesinde ön görülen koşulların bulunup bulunmadığı re’sen değerlendirilerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.