Mahkemece, İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca duruşma açılarak, iddia ve savunmalar alındıktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, evrak üzerinden yazılı şekilde sonuca gidilmesinin isabetsiz olduğu-
İİK'nun 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri olarak sadece BK'nun 226. maddesinde yazılı nedenler de dahil olmak üzere, satış ilanının tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedenleriyle ihalenin bozulabileceği, bunlara ek olarak gerek doktrinde gerekse Yargıtay uygulamasında; artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, ihalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması hükümlerine yer verildiği - Somut olayda, mahkemece kabul edilen ihalenin feshi isteminin açıklanan fesih nedenleri arasında bulunmadığı - İcra müdürü haciz işlemini yaparken haciz tarihinde, taşınmazın borçlu adına kayıtlı olması zorunlu ve yeterli olacağı, böyle olduğu takdirde icra müdürünün haciz işleminde bir usulsüzlük bulunmadığı sonucuna varılacağı, somut ise olayda tescil kararı hacizden sonra verildiğinden ve tapudaki hacizlerin kaldırılması yönünde bir hüküm taşımadığından, haczin kaldırılması istemi 3. kişinin genel mahkemede açacağı davada tartışılabileceği ve bu karar sebebiyle ihalenin feshine karar verilmeyeceği - İİK 134
İhaleden itibaren iki yılı aşkın bir süre geçtikten sonra, alıcıdan önce en çok pey süren kişiye teklif edilmesinin, İİK.nun 133. maddesinin amacına aykırı olduğu, taşınmazın normal ihale prosedürü içerisinde, yeniden ihaleye çıkartılmasının gerekeceği-
İhalenin feshi istemi davacının beyan ettiği öğrenme tarihine göre süresinde olduğundan ve satış ilanı da davacıya usulüne uygun tebliğ edilmediğinden mahkemece ihalenin feshine karar verilmesi gerekeceği-
Beyan edilen öğrenme tarihinin aksi tanık beyanıyla ispat edilemeyeceği- Kendisine satış ilanı tebliğ edilmeyen ilgilinin ihalenin feshini isteme süresinin, öğrenme tarihinden itibaren başlayacağı-
Muhatabın işyerinde bulunup bulunmadığı belirlenmeden daimi çalışan işçiye tebligat yapılması nedeniyle satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu-
12. HD. 10.10.2023 T. E: 1463, K: 5855
Muvazaalı alacaklı (davacı 3.kişi) tarafından borçlu hakkındaki takibin, borcun doğumundan sonra başlatılmış ve aynı gün ödeme emirleri borçlular tarafından icra müdürlüğünde tebliğ alınarak, sürelerden feragat edilmek suretiyle takip kesinleştirilerek dava konusu makinalar aynı gün haczedilip, yapılan ihalede alacağa mahsuben alacaklı tarafından satın alınmış olduğundan, her ne kadar icrada gerçekleşen ihale ile mülkiyet alıcıya geçerse de, dava konusu uyuşmazlıkta icra aşamasındaki olağan dışı kısa sürede gerçekleşen ihale, alacaklıdan mal kaçırmak amacına yönelik olduğundan (takip ve ihale danışıklı olduğundan) dava konusu malların (makinelerin) mülkiyetinin davacı alıcıya geçmemiş sayılacağı, bu nedenle davacı 3.kişinin dayandığı ihale danışıklılık nedeniyle geçersiz olduğundan, mahkemece “istihkak davasının reddine” karar verilmesi gerekeceği-
Satışın, kıymet takdirinin esas alındığı tarihten 2 sene sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı, Ayrıca, İİK'nun 128. maddesinde öngörülen 2 yıllık sürenin başlangıcının, bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu, bu hususun kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re'sen nazara alınması gerekeceği-
«Ortaklığın -dava konusu şeyin satılarak- giderilmesi» ilamına dayalı olarak yapılan ihalelerin feshi için açılan davalarda «alıcı» ile «tüm hissedarlar»ın karşı taraf olarak gösterilmesi (gösterilmemişse; bu kişilerin davaya dahil ettirilmesi) gerekeceği—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.