İhalenin feshini isteyen şikayetçi üçüncü kişi, ihaleye konu taşınmaza tapu iptal ve tescil davası sonucunda malik olan ve tapuya İİK'nun 150/c maddesine ilişkin şerh düşüldükten sonra adına tescil edilen malik konumunda olup, şikayet dilekçesinde yurt dışında yaşadığını, satış ilanı tebligatının güncel adresine tebliğ edilmediğini ileri sürerek ihalenin feshi isteminde bulunduğu, tapu sicil müdürlüğü kayıtlarında bulunan yurt içi adresine tebliğe çıkarılan icra emrinin ve kıymet taktir raporunun tanınmadığı gerekçesi ile bila tebliğ iade edilmesi üzerine satış ilanının aynı adrese TK’ nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, şikayet dilekçesinde ve vekilinin vekaletnamesinde de yurt içinde bir adresin gösterilmediği anlaşıldığından, ihalenin feshine ilişkin istemin dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği-
İpotekli taşınmaz malikinin sadece kendi taşınmazı için ihalenin feshi talebinde bulunabileceği- Şikayetçiler aleyhine hükmedilen para cezasının 7343 s. K. ile değişik İİK m. 134/5-3 gereğince tespit edilecek oran üzerinden hükmedilmesi gerekirken, %10 üzerinden karar verilmesinin hatalı olduğu- " Şikayetçinin takibe konu ipotekli tüm taşınmazlar hakkında taşınmaz kendi mülkiyetinde olsun olmasın ihalenin feshi davası açma hakkına sahip olduğu" şeklindeki karşı oyun kabul edilmediği-
Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu, borçlunun (şahsi) vekili olmayan avukata yapılan tebligat ile borçluya satış ilanı tebliğ koşulunun yerine getirilmiş olmayacağı-
4721 sayılı TMK'nun 705. maddesi ve Hukuk Genel Kurulu'nun kararı gereğince haciz tarihinde takipte taraf olmayan 3. kişi adına kayıtlı olan taşınmazın, borçlunun borcu için haczi mümkün bulunmadığından, somut olayda; satışa esas alınan kıymet takdirine esas haczin tapu sicil müdürlüğünce kaldırılan hacze ilişkin olduğu ve son hacze ilişkin yeniden kıymet takdiri yapılmadığı anlaşılmakla kaldırılan hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak ihalenin yapılması usulsüz olduğu gibi, taşınmazın satışa esas son haciz tarihinde borçlu adına tapuda kayıtlı olmadığı, takibin ve kaldırılan diğer tüm hacizlerin tarihlerinin tapu iptal tescil kararının kesinleşme tarihinden sonra olduğu da görülmekle, taşınmaz şikayetçi 3. kişi adına tapuda kayıtlı iken konulan son haciz ile de ihalenin yapılmasının usulsüz olduğu,
Satışın, ilan tarihinde kurulu bulunduğu E. Adliyesi yerine, Ç.yan Adliyesi’nde yapılmasının, ihaleye katılımı olumsuz etkileyeceğinden, ihalenin feshine karar verilmesinin gerekeceği-
Kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, takibe konu alacağın konut finansmanından kaynaklandığı da dikkate alınarak, mahkemece ihalenin feshi istemi reddedilen davacı aleyhine %20 para cezasına hükmedilmesinin gerekeceği-
Şikayetçi borçlunun şikayet dilekçesinde tanık deliline dayandığı anlaşıldığından, belirttiği tanıkların isimlerini bildirmesi için kesin süre verilerek tanıklarını bildirdiği takdirde dinlenerek fesat iddiası konusunda bir değerlendirme yapılması gerekirken eksik incelemeyle ile hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Şikayetçilerin, kendi kusurlarına dayanarak, ihalenin feshini isteyemeyecekleri—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.