İpotekli taşınmaz malikinin sadece kendi taşınmazı için ihalenin feshi talebinde bulunabileceği- Şikayetçiler aleyhine hükmedilen para cezasının 7343 s. K. ile değişik İİK m. 134/5-3 gereğince tespit edilecek oran üzerinden hükmedilmesi gerekirken, %10 üzerinden karar verilmesinin hatalı olduğu- " Şikayetçinin takibe konu ipotekli tüm taşınmazlar hakkında taşınmaz kendi mülkiyetinde olsun olmasın ihalenin feshi davası açma hakkına sahip olduğu" şeklindeki karşı oyun kabul edilmediği-
Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin borçluya tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu, borçlunun (şahsi) vekili olmayan avukata yapılan tebligat ile borçluya satış ilanı tebliğ koşulunun yerine getirilmiş olmayacağı-
4721 sayılı TMK'nun 705. maddesi ve Hukuk Genel Kurulu'nun kararı gereğince haciz tarihinde takipte taraf olmayan 3. kişi adına kayıtlı olan taşınmazın, borçlunun borcu için haczi mümkün bulunmadığından, somut olayda; satışa esas alınan kıymet takdirine esas haczin tapu sicil müdürlüğünce kaldırılan hacze ilişkin olduğu ve son hacze ilişkin yeniden kıymet takdiri yapılmadığı anlaşılmakla kaldırılan hacze dayalı kıymet takdiri esas alınarak ihalenin yapılması usulsüz olduğu gibi, taşınmazın satışa esas son haciz tarihinde borçlu adına tapuda kayıtlı olmadığı, takibin ve kaldırılan diğer tüm hacizlerin tarihlerinin tapu iptal tescil kararının kesinleşme tarihinden sonra olduğu da görülmekle, taşınmaz şikayetçi 3. kişi adına tapuda kayıtlı iken konulan son haciz ile de ihalenin yapılmasının usulsüz olduğu,
Satışın, ilan tarihinde kurulu bulunduğu E. Adliyesi yerine, Ç.yan Adliyesi’nde yapılmasının, ihaleye katılımı olumsuz etkileyeceğinden, ihalenin feshine karar verilmesinin gerekeceği-
Kamu düzenine aykırılıkta aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, takibe konu alacağın konut finansmanından kaynaklandığı da dikkate alınarak, mahkemece ihalenin feshi istemi reddedilen davacı aleyhine %20 para cezasına hükmedilmesinin gerekeceği-
Şikayetçi borçlunun şikayet dilekçesinde tanık deliline dayandığı anlaşıldığından, belirttiği tanıkların isimlerini bildirmesi için kesin süre verilerek tanıklarını bildirdiği takdirde dinlenerek fesat iddiası konusunda bir değerlendirme yapılması gerekirken eksik incelemeyle ile hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Şikayetçilerin, kendi kusurlarına dayanarak, ihalenin feshini isteyemeyecekleri—
Taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneğinin İİK. m.127 gereğince borçluya tebliğ edilmesi gerektiği- Borçluya satış ilanı tebliği usulsüz olsa bile; borçlunun satış gününden makul süre önce satışı öğrenmiş olması halinde, öğrendiği tarihin kendisine satış ilanı tebliğ edilen tarih olarak kabul edilmesi gerektiği ve bu durumda salt tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesi ile ihalenin feshi yoluna gidilemeyeceği- İcra takip dosyası aslı içinde bulunmayan fakat taranarak Uyapa kaydedilen ve borçlunun satış ilanı tebliği dahil dosya fotokopisini aldığına dair dilekçenin değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.