Mirastan doğan iştirak halindeki mülkiyette, ortaklardan birinin ya da bir kaçının kendi adına MK.nun 618. maddesi hükmüne dayanarak üçüncü kişilere karşı açtığı müdahalenin men'i davalarında, davanın yürütülebilmesi için diğer ortakların muvafakatının alınması ya da MK.nun 581. maddesi uyarınca bir mümessil tayin ettirilmesinin gerekeceği-
Taşınmazda dikili bulunan ağaçların gölgelerinin, komşu taşınmazdaki mahsule zarar vermesinden kaynaklanan uyuşmazlığı, M.K.737 çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği -Meydana gelen zararın ne şekilde -ağaçların kök ve dallarının kesilmesi suretiyle mi yoksa ağaç-ların tamamen kesilmesi suretiyle mi- giderileceğinin, bilirkişi aracılığı ile tesbit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği, ağaçların kökten kesilmelerinin, ameliyat gibi son çare olduğu -
TBK.'nun 55. maddesindeki "Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz." ibaresinin hesaplanan tazminatın yalnızca miktar gözetilerek azaltılamayacağını öngörmek suretiyle zarar görenin mülkiyet hakkı kapsamındaki meşru beklentisini koruduğu- Aile içi bakım ve dayanışma nedeniyle bakıcı giderinden hakkaniyet indirimi yapılmayacağı- Kanun koyucunun tutumunun bedensel zararlar konusunda tarafların yıkımına yol açacak yüksek miktarda tazminat hesaplanmasının dahi hakkaniyet düşüncesiyle indirime konu edilemeyeceği yönünde olduğu- Tazminatın amacının zararın tazmin edilmesini sağlamak olduğu ve hesaplanacak tazminatın azami miktarının gerçek zarar ile sınırlı olduğu-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine ilişkin davada, 4721 S.K. 194. M. hükmü ve davacının mülkiyet hakkı karşısında taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkını sınırlayıcı şekildeki bu karara hukuki sonuç bağlanamayacağı, elatmanın önlenmesi istemi bakımından davacının temyiz dilekçesinde bildirdiği şekilde taşınmazın boşaltılıp boşaltılmadığı açıklığa kavuşturularak bir karar verilmesi ve 15 günlük süre tanındığı dikkate alınarak ecrimisil başlangıcının bu süre bitimi gözetilmek suretiyle davacının dava dilekçesinde talep ettiği tarih sonuna kadar belirlenecek ecrimisil miktarına hükmedilmesi gerekeceği-
Tek taraflı olarak düzenlenmiş bir taahhütnameye dayalı olarak irtifak hakkı tesisi istenemeyeceği-
Boşanma, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesi, soy bağının reddi gibi taleplere ilişkin davaların devamı sırasında verilen, geçici tedbirlerin alınmasına veya tedbir isteklerinin reddine dair kararların aile hukukuna özgü önlemlerden olup; Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 389. maddesi kapsamındaki bir tedbir niteliğinde olmadığından, ancak esas hükümle birlikte istinaf yoluna başvurulabileceği-
Nüfus kayıtlarından iki farklı kişi olduğu sonucu çıkan durum karşısında aynı kişiler olduğuna dair tanık beyanlarının nüfus kayıtları karşısında yeterli olamayacağı-
Kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili ile taşınmaza vaki el atmanın önlenmesi istemine ilişkin davada Anayasa Mahkemesi’nin 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun ilgili hükümlerine ilişkin vermiş olduğu iptal karar sonucu oluşan durumun eldeki maddi anlamda kesinleşmemiş ve derdest olan davaya da uygulanması zorunlu olacağı, bu sebeple yeni yasal durum dikkate alınarak yeniden inceleme yapılması gerekeceği-
Kıyı kenar çizgisinin düzeltilmesi ve yeniden tespiti ile tapu iptali ve tescil istemi-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.