Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
Memur (itfaiye eri) olan davalının geçici iş göremezlik süresi içerisinde maaşını almaya devam ettiği ve bu dönemdeki zararının, varsa bu süre içerisinde çalışamadığı için alamadığı ek ödemeler kadar olacağı- Belgeye dayanmayan tedavi giderlerinin, 6111 sayılı Kanun kapsamında olmadığı- Belgeli olmayan tedavi giderlerinden SGK sorumlu olmayıp, sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğu devam edeceği- Uzman doktor bilirkişiden -2918 sayılı Kanun'un 98. maddesi kapsamında kalan- tedavi giderleri ile belgeye dayanmayan tedavi giderlerinin belirlenerek SGK sorumluluğu dışında kalan belgeye dayanmayan tedavi giderlerinden davalıların sorumlu tutulması gerekeceği- 
Trafik kazası nedeni ile bedensel zarara dayalı tazminat istemi-
Trafik kazasına bağlı geçici ve sürekli iş gücü kaybı zararı ve geçici dönem bakıcı giderinden oluşan maddi tazminat istemi-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Islahla arttırılan miktara yönelik zamanaşımı def''i değerlendirilmeden hüküm kurulmuş olmasının usul ve yasaya uygun olmadığı-
Haksız fiili gerçekleştiren kişi, davanın açıldığı tarihte ergin olsa bile, bu durum TMK.’ nun 369. maddesinde düzenlenmiş bulunan ev başkanının sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle işgücü kaybı tazminatı istemi-
Mal rejiminin devamı süresince, bir eşin sahip olduğu edinilmiş malda, diğer eşin artık değerin yarısı oranında katılma alacak hakkı bulunduğu, artık değere katılma alacağı; eklenecek değerlerden (TMK m.229) ve denkleştirmeden (TMK m.230) elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere, eşin edinilmiş mallarının (TMK m. 219) toplam değerinden, bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan artık değerin (TMK m. 231) yarısı üzerindeki diğer eşin alacak hakkı olduğu (TMK m. 236/1), katılma alacağı kanundan kaynaklanan bir hak olup, bu hakkı talep eden eşin gelirinin olmasına veya söz konusu mal varlığının edinilmesine, iyileştirilmesine ya da korunmasına katkıda bulunulmasına gerek bulunmadığı-Artık değere katılma alacak miktarı hesaplanırken, mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan malların, bu tarihteki durumlarına göre, ancak tasfiye tarihindeki sürüm(rayiç) değerlerinin esas alınacağı (TMK m. 227/1, 228/1, 232 ve 235/1). Yargıtay uygulamalarına göre, tasfiye tarihinin karar tarihi olduğu-Belirli bir malın eşlerden birine ait olduğunu iddia eden kimsenin, iddiasını ispat etmekle yükümlü olduğu, eşlerden hangisine ait olduğu ispat edilemeyen malların onların paylı mülkiyetinde sayılacağı, bir eşin bütün mallarının, aksi ispat edilinceye kadar "edinilmiş mal" olarak kabul edileceği (TMK m. 222)-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.