Evli bir erkekle birliktelik yaşayan kadının manevi tazminat sorumluluğu bulunmakta ise de şayet koca boşanma davasında bu eylem nedeniyle eski eşine manevi tazminata mahkum edilmişse eski eşin artık haksız fiil sorumlularından ikinci kez tazminat alamayacağı-
6102 sayılı TTK.nun 793/1. maddesi uyarınca ibrazdan ya da ibraz müddetinin geçmesinden sonra yapılan bir cironun, ancak alacağın temliki sonuçlarını doğuracağı-
Uyuşmazlığa konu edilen eşyaların iddia ve savunmalar doğrultusunda alım tarihleri ve nitelikleri ile yıpranma durumları, parasal değer taşıyıp taşımadıkları ve miadlarının dolup dolmadığı hususlarının belirlenerek karar verilmesi gerekeceği-
Kıdem, ihbar tazminatı, ücret alacağı, fazla mesai, yıllık izin, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine-
Muris ile davalılar arasında TMK. mad. 528. maddesi kapsamında mirastan feragat sözleşmesi, diğer taraftan da davacı ile davalılar arasında TMK. mad. 677 kapsamında miras payının devrini öngören sözleşme bulunmakta olup, davalıların  noter senedinde yer alan “…belirtilen parsellerle ilgili olarak hiçbir hak talebinde bulunmayacağımızı tenkis davası açmayacağımızı …beyan ve ikrar ederiz…” şeklindeki ifade de dikkate alındığında, davalıların uyuşmazlığa konu olan taşınmazlardan hem kök muristen intikal eden hem de amcaları muristen intikal edecek miras haklarının tamamından davacı lehine feragat ettiklerinin anlaşıldığı- Davalıların da katılımıyla sayılı taşınmazın noter senedinin düzenlendiği tarihten çok kısa bir süre sonra ve noter senedinde belirtilen bedelle dava dışı davalıların annesine devrinin yapılması karşısında, davacının kendi edimini yerine getirdiğinin kabulü gerekeceği, devrin tapuda “satış” olarak gösterilmesinin, varılan bu sonuca bir etkisi bulunmadığı-
Uyuşmazlık; zamanaşımı süresi dikkate alınarak 10.01.2009-31.12.2013 tarihleri arası tanık beyanlarına göre hesaplanan fazla çalışma ile genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alındığı eldeki davada, tanıkların davacı ile birlikte çalıştığı süreyi aşan kısmın davacı tarafından eda edilen yemin ile ispatlandığının kabul edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır..
Mirasçı alacaklıya güvence göstermediği gibi zararlandırmak amacı ile mirası reddettiğinden reddin iptali gerekeceği-
Davacı mirasçılardan ... hileli hareketlerde bulunduğunu, murise ait evde ölene kadar oturacağını vaadettiğini ancak daha sonra bu evin satıldığını ileri sürerek mirası ret hükmünün iptalini talep etmişse de bu iddiasını kanıtlayamadığı, davacı ile mirasçı ... arasında imzalanan sözleşmede, ...'e ait evde davacının ölene kadar oturacağının kararlaştırıldığı, delil olarak sunulan bu sözleşmede, konu olan meskende davacının ölünceye kadar oturmasına dair rızanın, davacının mirası reddi karşılığında verildiğine yönelik bir ifadenin bulunmadığı, yine davacının gösterdiği tanıkların beyanları, davacıdan nakledilen bilgileri içermekte olup, davacının iradesinin sakatlandığını ispatlar nitelikte olmadığı açıklanan nedenlerle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
İmza inkarında bulundan davalı hakkında mahkemece dava konusu belgenin tanzim tarihinden önceki medarı tatbik imzaları celp ve tetkik edilerek bilirkişi incelemesi yapılarak imzanın inkarı üzerinde uyuşmazlığın giderilmesi gerekeceği; tanık beyanına itibar edilerek borçlunun itirazının iptal edilmesinin hukuka aykırı olacağı-
Davalıya ait evin damında biriken yağmur sularından bahçe duvarı yıkılan davacının, zararın oluşmasındaki katkısı (müterafik kusuru) da nazara alınarak, davalının münasip bir tazminata mahkum edilmesi gerekeceği -

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.