Dava, 10.12.2014 tarihli iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelir ile yapılan cenaze yardımından oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkin olup..
8. HD. 22.06.2017 T. E: 2140, K: 9627-
Davacının davalı işyerinde fazla çalışma yapıp yapmadığı hususunda dinlenen tanıkların ortak anlatımlarından işyerinde 3 vardiya olduğu anlaşılmakta ise de davalı tanıkları dahi davacının haftalık izin öncesi 8 saat mesaiye kaldığını beyan ettiklerinden fazla çalışma ücreti talebinin yazılı şekilde reddinin hatalı olduğu-  İşverence sunulan ilgili bordroda 11 günlük ücret tahakkuku yapılmış olup tahakkuk ettirilen miktarın da bankaya tam olarak ödenmediği kesin bir şekilde görüldüğünden bu husus üzerinde durulup 13 günlük ücret alacağının ödenip ödenmediğinin kesin bir şekilde tespit edilerek sonuca gidilmesi gerektiği-
Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişinin bu tescile dayana­mayacağı-
Uyuşmazlık kadastro çalışmalarında “ham toprak” niteliğiyle Hazine adına tespit edilen taşınmazda davacı yararına TMK.’nun 713/1. maddesi uyarınca, zilyetlikle edinme koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinde toplanmaktadır. Öncelikle dava konusu taşınmazın özelliği nedeni ile mera araştırmasının yapılması, öte yandan parselin bir tarafı dere olup çekişmeli parselin derenin etki alanında bulunup bulunmadığının bilirkişiler vasıtası ile incelenmesi sonucu bir karar verilmesi gerekirken bu hususlar ihmal edilerek oluşturulan kararın hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Yapılan incelemede; ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde “Davalının cevap dilekçesinde davacıya yüklenen kusurlara ilişkin ise davalı tanıklarının görgüye dayalı beyanları bulunmaktadır.” cümlesi ile ilk derece mahkemesinin davacı kadına kusur yüklediğinin anlaşıldığı, o halde, bölge adliye mahkemesince, ilk derece mahkemesinin gerekçesi de dikkate alınarak tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylardaki kusur durumlarının yeniden değerlendirilip belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Dava, taşınmazlar üzerinde bulunan ağaçlar ve meyve ağaçlarının aidiyetinin tespitine ilişkin olup, uyuşmazlık taşınmaza ya da bir şeyin veya şeylerin tespitine ilişkin ise kural olarak, tanıkların ve yerel bilirkişilerin keşif yerinde dinlenilmeleri gerekeceği-
22. HD. 05.11.2018 T. E: 2017/16466, K: 23583-
Mahkemece yapılması gereken işin, dava konusu mesken bakımından 96/166 payın davalının kişisel malı, 70/166 payın ise, edinilmiş mal olarak kabul edilerek, bozmadan önceki karar tarihi dolayısıyla bozma öncesi belirlenen değer güncelliğini yitirmiş olacağından bozma sonrası verilecek karar tarihine en yakın değer belirlenerek dikkate almak, edinilmiş mal niteliğindeki 70/166 pay nedeniyle artık değer hesabında dikkate alınacak oranı tespit etmek, bu oran ile bozma sonrası karar tarihine en yakın belirlenecek değerin çarpımı ile bulunacak artık değerin yarısı oranında katılma alacağına ilişkin hüküm kurmak olduğu-
MK. 992 hükmünün taşınmazlar için bir “hak karinesi” getirmiş olduğu, bunun aksinin MK. 1025 uyarınca her zaman kanıtlanabileceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.