2. HD. 07.06.2018 T. E: 2016/20034, K: 7499-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatın az olduğu-
Davacının, elektrik çarpması nedeni ile maluliyetinin bulunmaması ve öğrenci olması gerekçesi ile "maddi tazminat talebinin reddi gerektiği" gerekçede vurgulandığı halde, hüküm kısmında "davacı lehine 400TL maddi tazminata" karar verilmesinin gerekçeyle hüküm arasında çelişki oluşturduğu-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına göre, mah-kemece MK. 4’deki hakkaniyet ilkesi de gözönünde bulundurularak uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekeceği–
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığı ve boşanmaya yol açan olaylarda davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu nedenle davacı kadın yararına hükmedilen manevi tazminatın az olduğu-
Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, nafakanın ilk hüküm tarihinden bu yana her yıl düzenli olarak artırılmış olması, davacı annenin çalışıyor olması, annenin de çocuğun bakım ve eğitim masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunduğu gözetildiğinde; takdir edilen artırım oranın fazla olduğu-
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanunu'nun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat takdiri gerekeceği- Boşanma kararıyla birlikte hüküm altına alınan boşanmanın fer'isi niteliğindeki manevi tazminatın, ancak boşanma hükmünün kesinleşmesiyle muaccel hale geleceği, muaccel hale gelmeden de tazminatlara faiz yürütülemeyeceği-
Zararlandırıcı olay bir kamu hizmetinin görülmesi sırasında meydana geldiğine, davacının kusurunun bulunmamasına, davalının yükümlü bulunduğu kamu hizmetinin yapılması ile zarar arasında uygun illiyet bağı bulunmasına, tarafların askerlik yükümlülüğü yönünden bulundukları konumlara ve yukarda açıklanan hakkaniyet ilkesine göre davacının uğradığı zararın davalı tarafından karşılanmasının gerekeceği-
Mahkemece belirlenen ve gerçekleşen kusurlu davranışlar yanında, yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı erkeğin eşine "Köpek gibi ayağıma gelecek" şeklinde hakaret ettiği, "Boşanmayacağım, süründüreceğim" diye ailesinin yanında eşini aşağıladığının anlaşıldığı, gerçekleşen bu duruma göre, boşanmaya sebep olan olaylarda her iki taraf da kusurlu olmakla birlikte davalı erkeğin daha fazla kusurlu olduğunun kabulü gerekeceği- Gerçekleşen kusurlu davranışların kadının kişilik haklarına saldırı niteliğini taşıdığı, boşanma sonucu kadının en azından eşinin maddi desteğinden de yoksun kaldığı, kadın yararına TMK m.174/1-2 koşullarının oluştuğu-
Uyuşmazlığın, 1-Bölge adliye mahkemelerince takdir edilen maddi-manevi tazminat miktarlarına ilişkin temyiz talepleri hakkında, Yargıtayca yapılacak incelemenin niteliği ve tazminat miktarları yönünden Yargıtayın temyiz olunun kararı bozup bozamayacağı,2- Somut olayda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının çok olup olmadığı noktalarında toplandığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.