Sahte vekaletname ile oluşturulan yolsuz tescile dayalı tapu kaydında isim düzeltilmesinin istenemeyeceği-
MK’nun 1007. Maddesinde düzenlenen tazminat sorumluluğunda, illiyet bağının kesilmiş olması için, tazminat talep eden davacının veya üçüncü bir kişinin ağır kusurunun bulunması veya zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde öngörülmeyen bir halin çıkması gerekeceği-
Tapu kaydının sahtecilik nedeniyle mahkeme kararı ile iptal edilmesi sonucu uğranılan zararın iptal edilmesi sonucu uğranılan zararın tazminine ilişkin davada- Davalı noter ile sahte vekaletnameyi kullanarak maddi menfaat sağlayan davalının müteselsilen sorumlu olduğu ile her ne kadar davacı noterde düzenlenen sahte vekaletnameye dayalı olarak satın aldığı taşınmazın yolsuz tescil nedeniyle gerçek malik adına tescil edilmesi nedeniyle zarara uğramış olup devletin sorumluluğu için kusurun varlığı ya da yokluğu önem taşımadığından hazine hakkında açılan davanın kabulünün gerektiği-
Hile hukuksal nedenine dayalı davanın ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesinin isabetli olduğu- HMK. mad. 178 uyarınca, davalının zarar ve ziyanının karşılanması bakımından, mahkeme veznesine depo edilen bedel bakımından mahkemece hüküm kurulmamış olmasının bozma sebebi olduğu-
Tazminat davası-
Taşınmazın kuru tarım arazisi niteliği, konumu ve yüz ölçümü dikkate alındığında, değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının %5 uygulanması gerekirken, bu oranın % 4 olarak kabulü ile fazla bedel tespitinin doğru olmadığı-
Son kayıt maliki olan davalının iyiniyetli olduğu ve Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğu altında bulunduğu gerekçesiyle birleştirilen davanınn da reddine karar verilmiş ise de, davalıya yapılan temlikten önceki temliklerin sahteciliğe dayalı olup olmadığı ve önceki maliklerin iyiniyetli bulunup bulunmadıkları yönünde mahkemece bir araştırmanın yapılması gerekeceği, ara maliklerden herhangi birinin edinmesinin iyiniyete dayalı olduğunun anlaşılması halinde ondan sonraki maliklerin edinmesinin korunacağı-
Tapu Sicil Müdürlüğü'nce gönderilen tapu kaydının incelenmesinden; taşınmazın mülkiyetinin daha önce satış yoluyla davacıya geçtiği, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kesinleşmemiş mahkeme kararı bulunduğuna ilişkin açıklamanın yer aldığının anlaşıldığı, bu durumda mahkemece, dava şartı noksanlığının tamamlanması için davacı tarafa kesin süre verilmek suretiyle imkan tanınmadan davanın usulden reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Sahte vekaletname kullanılarak gerçekleştirilen satış işlemi sırasında tapu idaresi görevlilerinin, vekaletnamenin geçerliliğini ve tapu kayıtlarındaki bilgilere uygunluğunu denetleme görevini tam olarak yerine getirmemeleri ve böylece davacının zarar görmesine yol açmaları halinde, zarar kapsamı belirlenerek, Medeni Yasanın 1007. maddesi gereğince davalının sorumlu tutulması gerekeceği-
Taraflar arasındaki birleştirilen genel kurul kararının iptali-menfi tespit davası-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.