Davacının sözleşme konusu işi süresinde bitirmemesi gerekçesiyle 1 yıl süre kamu ihalelerinden yasaklanmasına dair işlemin hukuka uygun bulunması sebebiyle davacının yasaklama işleminden kaynaklanan munzam ve manevi zarar istemlerinin de yerinde olmadığı-
Rücuen tazminat istemi-
İhale tutanağının üst kısmında yazılı ihaleye başlama ve bitiş saatlerinde kalemle git gel ve karartma yapıldığı, ancak tutanağın alt kısmında başlama ve bitiş saatlerinin satış ilanına uygun yazıldığı, mahkemece ihale tutanağında imzası bulunan tellal ve icra müdüründen bu husus sorulmadan salt tutanağın üst kısmındaki düzeltmenin paraflanmadığı gerekçesi ile ihalenin feshine karar verildiği uyuşmazlıkta, mahkemece huzurda dinlenen tanık beyanlarında ihalenin başlama ve bitiş saatlerine ilişkin farklı anlatımların olduğu da dikkate alınarak, söz konusu ihale tutanağında yazılı satışa başlama ve bitiş saatleri hususunda, tutanakta imzası bulunan tüm zabıt mümzileri dinlenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekeceği-
Satılan mal muhammen bedelin üstünde bir bedelle satılmış olmakla beraber yapılan usulsüzlük (yolsuzluk) malın daha yüksek bedelle satılmasını önlemiş ise (yani ihalenin feshi sebebi olarak dayanılan yolsuzluk yapılmamış olsa idi mal daha yüksek bedelle satılabilecek idi ise) malın daha yüksek bir bedelle satılamamış olmasından zarar görmüş olan ilgilinin (örneğin borçlunun) ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olduğu-
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 68. maddesinde “tellallık harcını, mal ve ürünlerini satan gerçek ve tüzel kişilerin ödemekle yükümlü olduğu” belirtilmiş olduğundan, bu harcın sorumlusunun, ihalede malı satılan borçlu olduğu; buna rağmen bu harcın “alıcı” tarafından icra dosyasına yatırılmış olması halinde, herhangi bir hükme gerek olmaksızın, alıcının bu parayı borçludan geri alabileceği-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile fark ücret, fark ikramiye ve fark ilave tediye alacaklarının bulunup bulunmadığı hususundadır...
Mahkemece, 6100 sayılı HMK'nun 297/2. maddesi gözetilmek suretiyle, borçlunun İİK'nun 149. maddesindeki koşullar oluşmadığından icra emri gönderilemeyeceğine ilişkin şikayetinin de incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, anılan konuda bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın ve olumlu veya olumsuz bir karar verilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Yapılan 1. artırmada, aracın ihale bedelinin ihale alıcısı tarafından yatırılmaması nedeniyle satışın düşmesi üzerine, İİK 118. maddesi uyarınca yapılan satışın alacaklıya satış günü tebliğ edilmediği için feshedilmesi ile İİK. nun 118.maddesindeki süreç tamamlanmış olduğundan ve İİK.nun 118. maddesi uyarınca satış gerçekleşmediğinden ilk ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan alıcının sorumluluğunun sona erdiği-
Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı davanın sigorta poliçesinden doğan bir dava olmadığı, bu nedenle halefiyet davasının ticari dava sayılamayacağı, bu davanın aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibi olduğu- Haksız fiilden doğan davada genel görevli mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin görevli olduğu, davacının halefiyete dayalı olarak açtığı rücuen tazminat davasında da Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilerek; mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde işin esası hakkında karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.