Trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemi-
Hekim tarafından yapılan estetik müdahelelerin, eser sözleşmesi kapsamında değerlendirileceği, hekimin, bu müdahale için, hastayı aydınlatma ve hastadan rıza alma zorunluluğu olduğu- Bu açıdan, hastanın kendisine yapılacak tıbbi müdahale ve neticesinde karşılaşabileceği komplikasyonlar hakkında bilgilendirilmesi zorunluluğu olduğu- Ameliyat sonrası ortaya çıkan komplikasyon ve görüntü bozukluğunun, hekime izafe edilebilecek bir kusur olarak değerlendirilebileceği- Eser sözleşmesi kapsamında ki bu müdahale işlemiyle yüklenicinin sonuç taahhüdünü tam ve gereği gibi yerine getirmediği ve bu kapsamda davacının maddi ve manevi tazminat talebinin değerlendirilmesi gerekeceği-
İtirazın iptali davasının esasa ilişkin nedenle reddedilmesi halinde davalının talebi üzerine alacaklı olduğunu iddia eden tarafın icra inkar tazminatına mahkum edileceği ve buradaki talebin davanın her aşamasında yapılabileceği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkin davada, davacı tarafın HMK'nun 16. maddesi gereğince seçimlik hakkını kullanarak kendi ikametgahı mahkemesinde dava açtığı, dosya kapsamına göre, davacının, sırf davalı tarafı kendi yerleşim yeri mahkemesinden başka bir mahkemeye getirmek amacıyla davasını İstanbul Mahkemelerinde açtığı da ispatlanamadığına göre bu durumda Mahkemece, davalı tarafın yetki itirazının reddi ile işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Tazminat davası-
Vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde bedel isteği-
Davalı taşıyıcının, talimat gereği malı W. Firmasına teslim etmesi ile yükümlülüğünün sona erdiği, bu aşamadan sonra mal üzerinde tasarruf yetkisi bulunmayan araç sürücüsünün komisyoncu W. firmasının tesellüm ettiği malı, doğrudan bu firmaya bu firmanın göstereceği başka bir firmaya teslimi mümkün bulunduğundan CMR senedinde gösterilmeyen bir firmaya mal tesliminden davalı taşıyıcının sorumlu olmadığı-
17. HD. 30.09.2019 T. E: 2016/19800, K: 8649-
İdare mahkemesinde "itirazın iptali" davasının açıldığı, idari yargıda böyle bir dava türünün olmaması nedeniyle verilen görevsizlik kararının yerinde olduğu-
Davacıların, davalının maliki olduğu aracın karıştığı kazada murislerinin vefat etmesi nedeniyle davalı aleyhine genel mahkemede dava açtığı; davanın niteliği hakkında yanılgıya düşüldüğü, bu dava için tasarrufun iptali davası için aranan şartların aranmadığı, davacının açtığı tazminat davası sonucu beklenerek, davacının talebi doğrultusunda BK 19. maddeye göre yargılamaya devam edilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.