Trafik kazasından kaynaklanan sürekli maluliyet tazminatı ve manevi tazminat istemi-
Sigorta sözleşmesi kapsamında hak sahiplerine ödenen maddi tazminatın rücuen tahsili istemi-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
İİK'nun 67. maddesi gereğince icra inkar tazminatına davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağ üzerinden hükmedileceği-
Ölümlü tek taraflı trafik kazası nedeniyle trafik sigorta şirketinden destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin davada, destekten yoksun kalma tazminatı talep eden çocukların destek annenin vefat tarihinde 1 ve 6 yaşlarında olduğu; ailenin yaşadığı sosyal çevre bakımından destek isteyen çocukların üniversite okuyacakları düşünülerek 25 yaşına kadar destek alacakları varsayılarak hesaplanan bilirkişi raporuna itibar edilerek hükme esas alınmasının yerinde olmadığı; Yargıtayın ilgili dairelerinin uygulamaları uyarınca destek almaya devam edecekleri yaşın, anne ve babanın çalışıp çalışmadığı,ailenin sosyal ve ekonomik durumu nazara alınarak belirlenip sonucuna göre ek rapor alınarak karar verilmesi gerektiği-
Eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalat bedelinin tahsiline-
"Tazminat davasında davanın kısmen kabulü ile her bir davacı için ayrı ayrı 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kesinleşen kısımlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesinin isabetli olduğu-
Satılan maldaki ayıp açık ayıp niteliğinde ise, 4077 s. Kanunun 4.maddesi uyarınca malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde; gizli ayıp niteliğinde ise, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması gerekeceği-Konutu satın alan davacı, açık ayıp halinde, malı teslim aldığı tarihten itibaren otuz (30) gün içerisinde satıcı veya malike ayıp ihbarında bulunur ise, bu durumda malı teslim aldığı tarihten itibaren beş yıl içerisinde 4077 sayılı Kanun?a dayanarak dava açabileceği-
Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı iptal davalarında kural olarak üçüncü kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilecekleri- Danışıklı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi onlara karşı işleniş bir haksız eylem niteliğinde olduğu- Ancak üçüncü kişinin danışıklı işlem ile haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan alacaklı olması ve danışıklı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekeceği- Muvazaa davasının borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçladığı- Davacının bu davadaki amacının alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamak olduğu- Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesinin ve aciz belgesi almasına gerek bulunmadığı- Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacının muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmekte olduğu- Davacının iddiasını kanıtlaması halinde, iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK. m. 283/I maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekeceği-
Kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemi-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.