Eser sözleşmesinden kaynaklanan ayıplı imalat bedelinin tahsiline-
"Tazminat davasında davanın kısmen kabulü ile her bir davacı için ayrı ayrı 12.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kesinleşen kısımlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesinin isabetli olduğu-
Satılan maldaki ayıp açık ayıp niteliğinde ise, 4077 s. Kanunun 4.maddesi uyarınca malın teslim tarihinden itibaren 30 gün içinde; gizli ayıp niteliğinde ise, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan sonra derhal (dürüstlük kuralına uygun olan en kısa sürede), ihbar edilmesi; ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama (vasat) bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması gerekeceği-Konutu satın alan davacı, açık ayıp halinde, malı teslim aldığı tarihten itibaren otuz (30) gün içerisinde satıcı veya malike ayıp ihbarında bulunur ise, bu durumda malı teslim aldığı tarihten itibaren beş yıl içerisinde 4077 sayılı Kanun?a dayanarak dava açabileceği-
Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesi gereğince muvazaa hukuksal sebebine dayalı iptal davalarında kural olarak üçüncü kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilecekleri- Danışıklı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi onlara karşı işleniş bir haksız eylem niteliğinde olduğu- Ancak üçüncü kişinin danışıklı işlem ile haklarının zarara uğratıldığının benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan alacaklı olması ve danışıklı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekeceği- Muvazaa davasının borçlunun yaptığı tasarrufi işlemlerin gerçekte hiç yapılmamış olduğunu tespit ettirmeyi amaçladığı- Davacının bu davadaki amacının alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamak olduğu- Muvazaaya dayalı davalarda davacının icra takibine geçmesinin ve aciz belgesi almasına gerek bulunmadığı- Muvazaaya dayalı iptal davasında ise davacının muvazaalı işlemle kendisinin zararlandırıldığını ileri sürmekte olduğu- Davacının iddiasını kanıtlaması halinde, iddianın, alacağın tahsiline yönelik bulunduğu da gözetilerek İİK. m. 283/I maddesi kıyasen uygulanarak iptal ve tescile gerek olmaksızın davacıya haciz ve satış isteyebilmesi yönünden hüküm kurulması gerekeceği-
Kasko sigorta sözleşmesine ve halefiyete dayanılarak açılan rücuen tazminat istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeni ile ölenin yakınlarının maddi ve manevi tazminat istemi-
Davanın,dava dilekçesinde taraf olarak gösterilen kişiler yönünden görülüp ve sonuçlandırılacağı, davanın ihbarının üçüncü kişiye taraf sıfatı vermeyeceği- HMK.nın 124. maddesindeki şartlar yoksa, tarafta iradi değişiklik yapılamayacağı-
Tazminat davası-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat istemi-
Uyuşmazlık, kiralananın bir kısmının hukuki ayıplı olduğu iddiasıyla kira sözleşmesinin feshedilmesinden kaynaklı ödenen kira bedelinin iadesi, kâr yoksunluğu ve yapılan masrafların tahsili istemine ilişkindir.
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.