Kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılabilmesi için kambiyo evrakı aslının icra müdürlüğüne teslimi gerekeceği- Kambiyo senedinin aslının ibrazı mecburiyetinin tek istisnasının çek hamilinin karşılıksız çıkan çek aslını muhatap bankaya teslim ederek çek tazminatını alması hâlinde çek tazminatını ödeyen muhatap banka tarafından çek aslı alınarak durumu belirterek vereceği onaylı çek sureti vermesi halinde söz konusu olacağı-
Çek miktarını karşılayacak bedelin hesapta mevcut olması ve çek karşılığının bankada bulundurulması halinde, borçludan çek tazminatı istenemeyeceği-
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği, ... İcra Dairesinin 2015/505 esas sayılı dosyasından düzenlenen 15/05/2015 tarihli ödeme emrinde asıl alacağın 23.000,00 Türk lirası (çek bedeli), toplam alacağın ise işlemiş faiz, çek tazminatı ve komisyon bedeli ile birlikte 26.470,95 Türk lirası olarak belirtilmesine karşın, 09/06/2015 tarihli taahhütnamede alacak miktarının 31.042,48 Türk lirası ve asıl alacak miktarı 26.470,95 Türk lirası olarak belirtilmek suretiyle çelişki oluşturulduğu, ayrıca anılan taahhütnamede faiz miktarı 1.610,00 Türk lirası olarak belirtilmiş ve son ödeme tarihine kadar faiz dahil toplam alacak 34.986,91 Türk olarak gösterilmiş ise de; anılan faizin hangi dönemleri kapsadığının net olarak belirtilmediği, bu nedenlerle işleyen ve işleyecek faiz miktarının taahhüt tutanağında ayrı ayrı gösterilmemesi nedeniyle belirsizlik bulunduğundan taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
«Birikmiş faiz miktarı»na, «faiz oranı»na ve «çek tazminatı»na yö-nelik itirazın «borca itiraz» niteliğinde olduğu—
Süresinde bankaya ibraz edilen çeki daha sonra bedelini ödeyerek alan cirantanın takip hakkının mevcut olduğu, bu ödemeyi makbuza bağlamış olmasının ona bu hakkı tanıdığı, ancak TTK.'nun 638. maddesinde sayılanlar dışında bu meyanda % 10 çek tazminatının istenemeyeceği-
Alacaklının, keşidecinin cirosundan önce cirosu bulunan lehtarı takip hakkı bulunmadığından, mahkemece, borçlunun buna ilişkin şikayetinin kabulü ile borçlu hakkındaki takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Açık çek düzenlenmesi mümkün olduğu, imzası inkar edilmeyen çek aslında keşide tarihinin bulunması zorunlu ve yeterli olduğu, anlaşmaya aykırı doldurulduğunun ancak yazılı belge ile ispatlanabileceği, bu yönde bir belge sunulmadığı, ticari defterlerin dar yetkili icra mahkemesinde incelenerek sonuca gidilmesinin de mümkün olmadığı belirtilerek istinaf isteminin esastan reddine karar verilmesinin yerinde olduğu-
Takip talebinde ve ödeme emrinde çek tazminatından sadece keşidecinin sorumlu olduğu, bu miktarın diğer borçlular yönünden borçtan düşüleceği açıkça belirtildiği, dolayısıyla borçlu cirantaların icra mahkemesine yapmış oldukları bu yöndeki başvurunun fuzuli olduğu ve hukuki yararları bulunmadığı gibi, mahkemece HMK'nun 26. maddesine aykırı olarak, talep olmadığı halde komisyon yönünden de takibin iptaline hükmolunmasının doğru olmadığı-
Ciro silsilesi içerisinde yer almayan ve ibrazdan sonra kendisine alacağın temliki hükümlerini doğuracak bir ciro da yapılmamış olan takip alacaklısının yaptığı takibin icra mahkemesince doğrudan doğruya İİK.170/a uyarınca iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Karşılıksız çeke dayalı takiplerde borçlunun, takip konusu yapılan «komisyon» ve «faiz»e yönelik itirazının reddedilmesi -ve takibin daha önce muvakaten durdurulmuş olması- halinde, borçlu aleyhine % 40 tazminata da hükmedilmesi gerekeceği—

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.