Davalının takibe dayanak yapılan kira sözleşmesindeki imzayı açık ve kesin olarak inkar etmediğinden İİK.'nun 269/2. maddesi uyarınca sözleşmeyi kabul etmiş sayılacağı, ödeme emrinde belirtilen kira miktarına da karşı çıkmadığından bu miktar borcu ödediğini kanıtlaması gerekeceği-
Senet üzerinde yapılan değişikliklerin geçerli olabilmesi için düzenleyen tarafından imza ve paraf edilmek suretiyle onaylanması gerekeceği-
İpotekli taşınmaz malikine takipten önce çıkarılan hesap kat ihtarının usulsüzlüğü gerekçesiyle icra emri iptal edildikten sonra, aynı takipte borçlu aleyhine yeniden düzenlenen hesap kat ihtarı tebliğ edilerek icra emri gönderilemeyeceği-.
Mahkemece keşidecinin imzasının el ürünü olup olmadığı dolayısıyla İİK.'nun 170/a maddesine göre takibe dayanak belgenin çek vasfında olup olmadığı, muterizlerin ciro imzalarına ilişkin itirazları yöntemince incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
İcra takibi davalı ve dava dışı kişiye karşı başlatıldığından, davanın da adı geçen davalıya karşı açıldığından, mahkemece işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekeceği-
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan ve borçlulara 6 örnek icra emrinin gönderildiği ilamlı takipte, takip talepnamesine kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarı, ipotek belgelerinin eklenip anılan belge örneklerinin 'borçluya' tebliğine gerek olmadığı, ilamlı takipte, takip dayanağı belgelerin icra emri ekinde borçluya gönderilmesi gerektiğine ilişkin ve ilamsız takipler için İİK.nun 58 ve 61.maddelerinde zorunlu kılınan hükme benzer bir düzenlemeye yer verilmediği-
Takip dayanağı ceza mahkemesi ilamında hükmedilen manevi tazminat için, kararın kesinleşme tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceği–
İptal edilen ‘ödeme emri’ ya da ‘icra emri’nden sonra kanunun öngördüğü koşullara uygun geçerli bir ‘ödeme emri’ ya da ‘icra emri’ teliğ edilmeden, ipotekli takibin ‘paraya çevrilmesi’ aşamasına geçilemeyeceği–
Davalının kira bedellerini düzensiz ödemesi sebebiyle muacceliyet koşulunun zımnen ortadan kaldırıldığı kabul edilemeyeceği-
Mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine üzerine, Dairece yapılan temyiz incelemesi sonucunda, özetle; usulsüz tebligat şikayeti ile ilgili karar verildikten sonra işin esasına girilmesi gerektiği yönünde verilen bozma kararına uyulmasına rağmen bozma gereklerine uygun şekilde usulsüz tebligat şikayeti nedeniyle ödeme emrinin hangi tarihte tebliğ edilmiş sayıldığına ilişkin hüküm kurulmamasının isabetsiz olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.