Takibin iptaline dair icra mahkemesi kararının infazı için kesinleşmesi zorunlu olmadığından, alacaklının kendisine ödenen parayı iade etmesi gerektiği-
Haciz tehdidi altında yapılan ödeme nedeniyle istirdat ve manevi tazminat talebine-
Kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanunu'nda öngörülen bütün unsurlarını taşımasının gerekli olup, ödeme yerinin asli unsurlarından olduğu ve ödeme yerinin bulunmaması durumunda kambiyo senedinin bono sayılamayacağı ve sanığın eylemin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu-
Süresi içerisinde takibe itiraz edilmesi halinde, İİK 66. maddesi gereği takip duracağından dolayı ortada kesinlemiş bir takip olduğundan bahsedilemeyeceği ve bu durumda, takibin kesinleşmesinden önce üçüncü şahsa İİK 89/1 madde kapsamında gönderilen haciz ihbarnamesinin geçerliliğini yitireceği-
Banka hesabındaki paranın tahsili istemi-
Davacı tanık deliline dayandığından HMK mad. 203/1-a uyarınca gösterdiği tanıkların dinlenildiği ve dinlenilen her iki tanıkta davacının iddialarını doğrular mahiyette beyanda bulunduğu, davalı duruşmaya gelmediği ve davaya cevap vermediği için davayı tümüyle inkar etmiş sayılacağı, uygulamada ve öğretide tarafın isticvabı ile taraf veya vekilinin hakimin müphem gördüğü hususların aydınlığa kavuşturulması amacıyla dinlenmesini birbirinden ayrı tutulduğu, olayda müphem bir husus bulunmadığı gibi, davacı davasını ispatladığından davalının isticvap olunarak kendi aleyhine olan belli bir veya bir kaç vakıa hakkında dinlenmesinin mümkün olmayacağı-
Artık değere katılma alacağı isteği-
İİK'nun 68/son maddesi kapsamında tazminat borçlusu olup genel mahkemede alacak davası açan tarafın davası sonuçlanıncaya (kesinleşinceye) kadar tazminatın tahsili tehir olunacağından kendisinden bunun tahsilinin usulsüz olduğu-
Dekontlarda, açıklama olarak “borç” ibaresi bulunduğundan, davacının borç para verdiği iddiasını ispatlamış olacağı-
Vasıflı ikrarda kanıtlama yükümlülüğünün ikrar eden tarafta değil, vakıayı ileri süren tarafta olduğu gözetildiğinde somut olayda ispat yükü davacıda olup davacının mevcut bir borcun ödenmesinin aracı olan havale yoluyla yapmış olduğu ödemelerin avans niteliğinde olup iadesi gerektiğini ispat etmesi gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.