Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde emekli maaşı haczine ilişkin verilen muvafakatin geçerli olduğu-
Vekile açıkça kambiyo senedi düzenleme yetkisi verildiğinden, vekil tarafından düzenlenen çekten dolayı vekalet veren borçlunun sorumlu olacağı, ayrıca çekin "vekaleten" imzalandığı yazılmasa dahi, vekalet verenin, vekil tarafından imzalanan çekten dolayı sorumlu olduğu-
Borçlunun icra mahkemesine başvurusunun, ihtiyati haciz kararına itiraz niteliğinde olmayıp, icra takibinin durdurulmasına karar verilmesi nedeni ile konulan hacizlerin kaldırılmasına ve dolayısıyla icra müdürünün ihtiyati haczin infazı ile ilgili işlemine yönelik şikayet niteliğinde olduğu ve İİK. mad. 261/son gereğince ihtiyati haczin infazı ile ilgili şikayeti inceleme görevinin, icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine ait olduğu-
Menfi tespit davası-
İcra takibinin dayanağı çekin, kambiyo senedi vasfını taşımakta olup yasal süresi içinde muhatap bankaya ibraz edildiği ve alacaklının takip dayanağı çekin yetkili hamili olduğu, bu haliyle İİK.nun 68/1. maddesinde yer alan ve alacaklıya itirazın kaldırılması olanağını tanıyan mücerret borç ikrarını içeren belge niteliğinde olduğu-
Borçlunun icra takip dosyasına vekaletname sunduğu tarihte şikayete konu tebliğ işlemi mevcut olmadığından, daha sonra yapılan ödeme emri tebliğ işlemini öğrendiğinin kabulünün mümkün olmadığı-
Mahkemece, ispat yükünün alacaklıda olduğu kuralı da gözetilerek uzman bilirkişilerden oluşturulacak kuruldan yeniden rapor alınarak borçlunujn imzaya itirazı hakkında karar verileceği-
Dava konusu haczin sırasında borçlulara ait çok sayıda evraka rastlanması, davacı ve borçlu şirketin aynı alanda faaliyet göstermesi, ortaklık yapısı ve çalışanları nedeni ile sıkı bir organik bağ içinde bulunması, muhasebelerinin tek elden tutulması ve üçüncü kişi şirketin alacaklıdan mal kaçırmak için muvazaalı olarak kurulduğunun anlaşılması karşısında davacı üçüncü kişinin açtığı istihkak davasının reddine karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu mahcuzların, istihkak davası açıldıktan sonra mahcuzların satılması halinde davanın konusuz kalmayıp bedele dönüşeceği, hacizli malın dava dışı bir kişiye satılmasının veya alacaklıya alacağa mahsuben satılmasının sonuca etkili olmadığı, mahcuzların dava dışı bir kişiye veya dosya alacaklısına satılması halinde de davanın bedele dönüşeceği, bu durumda mahkemece, mahcuzların satıldığı beyan edildiğinden davanın bedele dönüştüğü gözönüne alınarak, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.