Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, itirazın iptali davası sonucu verilen kararda takibe kadar işlemiş faiz için karar verilmediği için takip tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa uyarınca %9 yasal faiz üzerinden hesaplama yapılmasının isabetli olduğu, ancak itirazın iptali davası sonucu hükmedilen icra inkar tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücreti için henüz icra emri tebliğ edilmediğinden, bu kalemlerin yapılacak dosya hesabına dahil edilemeyeceği-
Haciz ettirdiği taşınır malın satışını -kendi dosyasından- istememiş olan alacaklının, ihalenin feshini isteyemeyeceği (İhale konusu taşınır malın satılmasını istememiş olan ve sadece o taşınır üzerinde haczi bulunan alacaklının, yapılan ihalenin feshini istemeyeceği) (Taşınır mallarla ilgili ihalelerin feshini -diğer ilgililer yanında- «satış isteyen alacaklı» sıfatını taşıyan alacaklıların isteyebilecekleri, bu sıfatı taşımayan yani sadece taşınırı haciz ettirip ayrıca satış istememiş olan alacaklıların, ihalenin feshini isteyemeyecekleri)–
Şikayetçi şirket adına icra mahkemesine yapılan şikayet başvurusunda, şikayet tarihi itibariyle vekalet veren temsilcinin yetkisi sona ermiş olduğundan vekilin şirket adına temsilde bulunamayacağı, bu durumda şikayetçi şirketin yetkili temsilcisine usulüne uygun olarak duruşma gün ve saati tebliğ edilip davaya icazet verip vermediği sorularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
HUMK'nun 8.maddesine göre, malvarlığından doğan değer veya miktarı 400.000.000 TL'yi geçmeyen davalara Sulh Hukuk, daha fazlasına ise Asliye Hukuk Mahkemesi bakmakla görevlidir. Ancak, taraflar arasında hizmet sözleşmesi bulunduğuna göre bu gibi hizmet sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklara ilişkin davaların (sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanmış olsa bile) İş Mahkemelerinde görülmesinin gerekeceği-
Taraflar arasında kira ilişkisi bulunduğu anlaşılmakla, 6100 Sayılı HMK'nun 4/1-a maddesi gereğince uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekeceği-
Alacaklının, takip borçlusu şirketten alacaklı olup olmadığının ve alacaklı ise bundan sonra taraflar arasında cerayan eden harici ödemelerin araştırılmasının eldeki istihkak davasının konusu olmadığı, borçlu tarafından alacaklıya yapılan ve taraflar arasında ihtilafsız olan ödeme nedeniyle, haczin düşmesi halinde ancak, istihkak davasının konusunun kalıp kalmadığı noktasında bir değerlendirme yapılabileceği, bu durumda, mahkemece yapılacak işin, tarafların tüm delilleri toplanarak, çekişmenin istihkak davası prosedürüne göre çözümlenerek sonucuna göre bir karar vermek olması gerekeceği-
Tamircinin, hapis hakkına dayanarak, istihkak iddiasında bulunabileceği–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.