Üçüncü kişiye gönderilen 1. haciz ihbarnamesine yönelik “itirazın iptali” için, takip borçlusunun, icra mahkemesine şikayet yoluyla başvuramayacağı-
Ödeme emrinin iptali istemine ilişkin olarak 6183 sayılı Kanunun 55. maddesine dayalı açılacak dava “menfi tespit” niteliğinde olup, “böyle bir borcu olmadığı” veya “kısmen ödendiği” veya “zamanaşımına uğradığı” iddiaları dışında başka bir itiraz nedeninin ileri sürülemeyeceği - Tahsil edilmesi istenen alacak, kamu alacağı niteliğinde imtiyazlı olup sürüncemede kalması önlenerek, hızla tahsili sağlanmak istenmekte olup 6183 sayılı Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacağı-
Takip konusu belgenin zamanaşımına uğradığından bahisle, alacaklının itirazın kaldırılması isteminin reddi halinde –İİK. nun 68/son maddesi uyarınca- esasa ilişkin nedenlerle alacaklının istemi reddedilmemiş olduğundan alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği-
Muhatabın tevziat saatinde nerde olduğu, adrese dönüp dönmeyeceği TK'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddeleri gereğince araştırılmadığı ve komşunun isminin tespit edilmediği, böylece tebligatın, TK'nun 21/1. maddesine göre de usulsüz olduğu-
Bono keşidecisi hakkında ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için protesto aranmayacağı-
Takip konusu ilamda; idarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından, kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulü gerektiği ve 2942 s. Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesinin 13. fıkrası -Anayasa'ya aykırı görülerek 13.11.2014 tarihinde- Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığı kalmadığından, kamulaştırmasız elatmaya dayalı tazminat ilamlardan kaynaklı davalarda borçlunun gayrimenkul, menkul, hak ve alacaklarına haciz uygulanmasının hukuka uygun olduğu,  borçlunun banka şubesi'ne 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesine ilişkin alacaklı tarafın talebinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
İstihkak davasının üçüncü kişi tarafından açılması gereken durumlarda bile alacaklı tarafından açılmasını engelleyen yasal bir düzenleme bulunmadığından mahkemece “sıfat yokluğu nedeniyle” istihkak davasının reddine karar verilemeyeceği-
Bonoda vadenin, kanunda öngörülen şekilde gösterilmemiş olması, senedin bono niteliğini yitirmesine neden olmayacağından, böyle bir senedin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip konusu yapılabileceği- Vadesi gösterilmeyen bononun bir yıl içinde ibraz edilmemiş olmasının, TTK’nun 749. maddesi gereğince zamanaşımı süresi dolmadıkça, senet keşidecisini sorumluluktan kurtarmayacağı, zamanaşımının da, bononun en geç ibrazı gereken bir yıllık sürenin bitiminden itibaren başlayacağı-
İcra takibindeki yasal otuz günlük ödeme süresi dolmadan icra mahkemesinde sevhen açılan davadan feragat eden davacının  bu feragatinin hakkın özüne ilişkin olmadığı ve sonradan dava açılmasına engel oluşturmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.