Muhatabın tevziat saatinde nerde olduğu, adrese dönüp dönmeyeceği TK'nun 21/1. ve Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddeleri gereğince araştırılmadığı ve komşunun isminin tespit edilmediği, böylece tebligatın, TK'nun 21/1. maddesine göre de usulsüz olduğu-
Bono keşidecisi hakkında ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için protesto aranmayacağı-
Takip konusu ilamda; idarenin kamulaştırmasız elatma eyleminin 1983 yılından öncesine ait olduğuna ilişkin iddia ve bilgi bulunmadığından, kamulaştırmasız elatmaya ilişkin eylemin 1983 yılından sonra olduğunun kabulü gerektiği ve 2942 s. Kamulaştırma Kanunu'nun geçici 6. maddesinin 13. fıkrası -Anayasa'ya aykırı görülerek 13.11.2014 tarihinde- Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olmakla uygulanırlığı kalmadığından, kamulaştırmasız elatmaya dayalı tazminat ilamlardan kaynaklı davalarda borçlunun gayrimenkul, menkul, hak ve alacaklarına haciz uygulanmasının hukuka uygun olduğu, borçlunun banka şubesi'ne 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesine ilişkin alacaklı tarafın talebinde bir usulsüzlük bulunmadığı-
İstihkak davasının üçüncü kişi tarafından açılması gereken durumlarda bile alacaklı tarafından açılmasını engelleyen yasal bir düzenleme bulunmadığından mahkemece “sıfat yokluğu nedeniyle” istihkak davasının reddine karar verilemeyeceği-
Bonoda vadenin, kanunda öngörülen şekilde gösterilmemiş olması, senedin bono niteliğini yitirmesine neden olmayacağından, böyle bir senedin kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip konusu yapılabileceği- Vadesi gösterilmeyen bononun bir yıl içinde ibraz edilmemiş olmasının, TTK’nun 749. maddesi gereğince zamanaşımı süresi dolmadıkça, senet keşidecisini sorumluluktan kurtarmayacağı, zamanaşımının da, bononun en geç ibrazı gereken bir yıllık sürenin bitiminden itibaren başlayacağı-
İcra takibindeki yasal otuz günlük ödeme süresi dolmadan icra mahkemesinde sevhen açılan davadan feragat eden davacının bu feragatinin hakkın özüne ilişkin olmadığı ve sonradan dava açılmasına engel oluşturmadığı-
İİK 5. maddesine göre sorumluluğun doğması için aciz vesikasının ibraz edilmesine gerek yoksa da, alacağın tahsil edilmesi için başka taşınmaz bulunup bulunmadığı araştırılmalı, zarar doğmuş ise zarar miktarı belirlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Dava konusu mahsullerin borçlunun oğlu tarafından evin önünden kaçırılırken haczedilmiş olması nedeniyle ve davacı üçüncü kişinin Ziraat Odasında kaydının bulunmamasına rağmen borçlunun kaydının bulunması nedeniyle, mahkemece “üçüncü kişi tarafından açılan istihkak davasının reddine” karar verilmesi gerekeceği-
Satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebine bakan mahkemece davanın kabulü ile satış vaadi sözleşmesi borçluları adına olan tapu kayıtlarının iptali ile şikayetçi adına, bu hisseler üzerinde bulunan şerh ve takyidatları ile birlikte tapuya kayıt ve tesciline ilişkin mahkeme kararının taraflarca temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşıldığından, bu ilam ortadan kaldırılmadığı sürece haciz şerhinin şikayetçi için de geçerli olduğu, icra mahkemesinin, asliye hukuk mahkemesinin bu ilamının aksine haciz kaldırma yetkisinin bulunmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.