Prim borcunun ödenmemesinde doğrudan sorumluluğu bulunmayan üst düzey yönetici yönünden iflasın ertelenmesi kararının "haklı neden" oluşturduğu, bu sebeple, iflasın ertelenmesine ilişkin devam eden yargılama sırasında, borçlu şirket hakkında yapılan icra takiplerinin, ihtiyati haciz ve tedbir uygulamalarının tedbiren durdurulmasına ilişkin mahkeme kararlarının iflasın ertelenmesi işlemleri ve haklı sebep kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği-
Davalı davaya konu kira alacağının ödendiğine ilişkin bir belge sunmadığı gibi mahsuplaşmaya ilişkin bir itirazının da ya da savunmasının bulunmadığı, bu nedenle mahkemece davanın kabulü ile İİK.269/a maddesi gereğince temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesine karar vermek gerekirken, yapılan re'sen değerlendirme ile dayanak taşınmaz satışına ilişkin sözleşme hükmü uyarına satış bedelinden kira borcunun mahsubu sonucu borç bulunmadığından bahisle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
İhtiyaten haczedilen mal satılmış ancak satış bedeli paylaştırılırken ihtiyati haciz henüz kesin hacze dönüşmemiş ise, ihtiyati haciz için para ayrılıp bu paranın İİK.nun 138/IV. maddesi uyarınca depo edilmesi ve ihtiyati haczin kesin hacze dönüşmesi halinde ihtiyati haciz sahibi alacaklıya, dönüşmemesi halinde ise sıra cetveline göre diğer alacaklılara paylaştırılması gerekeceği–
Takip dayanağı çekin, muhatap bankaya ibrazında banka tarafından “..Mahkemesinin ... kararı gereği üzerinden herhangi bir işlem yapılmamıştır.” şerhinin düşüldüğü görüldüğünden, mahkemece, "ibraz anında, takibe konu çekin bankada karşılığının olup olmadığı" araştırılarak "çek tazminatı"na yönelik şikayetin karara bağlanması gerektiği-
İpotek resmi senedinde yer alan kefalet akdinin BK’nın 484. maddesindeki koşulları taşıdığından geçerli olduğu, kaldı ki tapu memuru huzurunda düzenlenmiş olan ipotek akid tablosunun borçlu tarafından okunarak imza altına alınmış olduğu, bu nedenle borçlunun hem ipotek veren üçüncü kişi, hem de müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluk altına girmiş bulunduğu, bu durumda mahkemece "borçlu yönünden talebin kabulüne" karar verilmesi gerekirken "borçlu yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine" karar verilmesinin doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.