Cirantaların takip edilebilmesi için, keşidecinin süresinde protesto edilmiş olması gerekeceği, aksi taktirde hamilin, lehtara ve cirantalara karşı müracaat hakkının düşeceği-
6762 sayılı TTK.'nun 726. maddesini değiştiren 6273 sayılı Kanun'un 7. maddesinin yürürlüğe girdiği 03.02.2012 tarihinden önce ibraz süresi dolan çeklerde zamanaşımı süresinin 6 ay, ibraz süresi bu tarihten sonra dolan çeklerde ise 3 yıl olduğu- İİK'nun 170/b maddesinin göndermesi ile olayda uygulanması gereken aynı Kanun'un 71/2. ve 33a/1. maddesine göre, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde alacağın zamanaşımına uğradığı iddiasının resmi belgelere dayalı olarak inceleneceği-
Gerekçeli kararda "davacı ile dava dışı alacaklı arasındaki icra takip dosyası hakkındaki açıklamada kopukluk bulunup bulunmadığı" ve ceza dosyasının yeterince incelenip incelenmediği, buradan varılacak sonuca göre asıl davanın reddine yönelik gerekçenin yeterli olup olmadığı-
"12 örnek iflâs ödeme emri" üzerine itiraz etmemiş olan borçlunun, iflâs davasının yargılaması sırasında verilen depo emri üzerine, olumsuz tesbit davası açarak, mahkeme veznesine depo ettiği meblağ üzerine ihtiyati tedbir koydurarak alacağın davacıya ödenmesini engelleyemeyeceği- İflâs ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun "menfi tesbit davası" açamayacağı (borcu ödedikten sonra "istirdat davası" açılabileceği)–
İİK. mad. 158/1 hükmü uyarınca, davalı hakkında verilen depo kararından sonraki ilk oturumda iflasa karar verilememiş ve başka bir oturum günü belirlenmişse, mahkemece o tarih itibariyle alacağın esası ve eklentileri hesaplattırılıp, tespit edilecek miktar üzerinden yeni depo emri kararı verilerek, depo emrinin tefhim ya da tebliğ edilmesi, verilecek süre içerisinde ödeme yapılmaması halinde davalının ilk oturumda iflasına karar verilmesi gerekeceği, son duruma göre depo emri çıkartılmadan hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu-
iflasın ertelenmesi isteminde bulunan ve hakkında tedbir kararı verilen şirket ile hakkında takip yapılan borçlu şirketin aynı şirket olup olmadıklarının ticaret sicil müdürlüğü'nden sorulmadan sadece şirket ünvanlarının birebir örtüşmediği gerekçesiyle karar verilemeyeceği-
İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında takibe dayanak senetteki itiraz hususu HMK. 209'da özel olarak düzenlendiğinden yazı veya imza inkarına dayalı menfi tespit davalarında takip dayanağı belgedeki imzaya ve yazıya itiraz bulunduğu takdirde, bu konuda özel hüküm olan HMK. 209'un uygulanması gerektiği- Menfi tespit davasında, Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyasında alınan Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü raporu dikkate alınarak, icra takibinin "teminatsız" olarak durdurulmasına karar verilmesinin isabetli olduğu-
Taraflar arasındaki sözleşmede, takip konusu senede açıkça atıf yapılmamış olması halinde, bu senedin “teminat senedi” olduğu kabul edilerek, takibin iptaline karar verilemeyeceği-
Maden Kanunu'nun 40. maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetinin, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğu ve takibin tarafı olmayan 3. kişinin bu şikayette bulunmaya hakkı olmayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.