Davacı-karşı davalı vekilince dosyaya sunulan 20.01.2016 tarihli ıslah dilekçesi konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, olumlu-olumsuz bir karar verilmediği, öncelikle davacı-karşı davalı vekilinin ıslah dilekçesinin niteliği hakkında açıklama yaptırılarak, dilekçesindeki talebin itirazın iptali davasının alacak davasına dönüştürülmesi mi, yoksa açılmış olan itirazın iptali davasının müddeabihinin artırılması niteliğinde mi olduğu sorulup tespit edildikten sonra, tüm deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerektiği-
Taraflar arasındaki iflas davası-
«Yetki itirazının reddine» ilişkin merci kararlarının temyiz edilebileceği-
Toplu rehin durumunda, ipotek alacaklısının alacağı gününde ödenmemişse, üzerinde toplu (birlikte rehin) kurulmuş olan taşınmazların her birinin aynı zamanda satılmasının talep edilmek zorunda olduğu, böylece alacaklının istediği taşınmazı sattırarak keyfi davranmasının önlenilmek istendiği- Alacaklı banka tarafından, asıl kredi borçlusu kooperatif ile ferdileşme işlemi sonucu taşınmazları ipotek yükü ile devralan taşınmaz malikleri hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatılmış olup taşınmazlar üzerindeki ipotekler toplu ipotek olmasına rağmen bu taşınmaz aleyhine takip yapılmadığı anlaşıldığından, TMK. mad. 873/3 gereği, müşterek ipotek konusu tüm taşınmazlar aleyhine takip yapılmadığı gerekçesiyle takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Kanun yolu açık olan bir kararın mahkeme tarafından kesin olarak verilmiş olmasının kanun yoluna başvurmayı engellemeyeceği–
Davacı şirketin yönetim kurulu üyesi olan davalının yaptığı işlemler nedeniyle şirkete verdiği zararların tazmini istemi-
‘Kesin borç ipoteği’ ilam niteliğinde olduğundan, İİK’nun 34. maddesi uyarınca her yerde ‘ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip yapılabileceği–
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Yabancı devlet mahkemesini yetkilendiren yetki sözleşmesine rağmen yabancı uyruklu taşıyan Türk uyruklu davalının ikametgah mahkemesinde dava açtığından, kendi ikametgah mahkemesinde kendisini daha iyi savunabilecek olan davalının davaya bakma hususunda Londra Yüksek Mahkemesi 'nin yetkili bulunduğu yolundaki itirazının TMK. mad. 2 hükmüne aykırılık oluşturduğu-
Şirkete konulması vaat edilen sermaye borcunun tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine yönelik itirazın iptali istemi-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.