Borçlu şirket ile davacı üçüncü kişinin haciz adresinde birlikte faaliyette bulunuyor olmaları halinde, İİK. nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla davalı alacaklı yararına sayılacağı-
Tasarrufun iptali davalarında karar ilam harcı takip konusu alacak miktarı (kat'i aciz belgesi düzenlenmiş ise kat'i aciz belgesindeki miktar) ile iptali istenen tasarrufun, tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden nispi olarak hesaplanması gerekeceği- Harç kamu düzenine ilişkin olduğundan temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın res'en incelenmesi gerekeceği-
Tasarrufun iptali davalarının görülebilmesi için, borçlu tarafından yapılmış bir tasarruf işleminin olması, bu tasarruf işleminin de davacı alacaklının alacağını tahsil etmesini engelleyici bir durumu oluşturması gerektiği, bir başka değişle bu tasarruf işlemi olmasaydı davacının alacağına kavuşma imkanın olması gerektiği-Karar gerekçesi yapılan İİK'nın 280/1.maddesine göre işlemin iptali için borçlunun mal kaçırma amacını onunla tasarrufta bulunan üçüncü kişinin bilmesi veya bilmesi lazım gelen kişilerden olması gerektiği- Ticari hayatta, tacirler arasındaki alacağın temlikinin, mutad ödeme araçlarından biri olduğu, dairenin yerleşmiş görüşlerinden olduğu-Bunun için tarafların temlikten önce ve sonrasında devam eden bir ticari ilişkisinin olması ve temliki gerektiren bir alacak- borç ilişkisinin bulunması gerektiği-
Borçlu ile kardeşi arasındaki tasarrufun İİK 278/3-1 madde gereğince bağışlama niteliğinde olup batıl olduğu, İİK. mad. 280 gereğince davalının kardeşi olan borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu ve bu durumda da tasarrufun iptali gerektiği-
Taşınmazlar hakkında istihkak davası açılabilir mi?
Haciz tutanaklarının, İİK mad. 105 kapsamında geçici aciz belgesi niteliğinde olduğu, davalı 3. kişinin borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olduğu görüldüğünden, dava konusu tasarrufun İİK mad. 280/1'e göre; mutad ödeme olmaması nedeniyle de İİK mad. 279/2'ye göre tasarrufun iptali gerektiği- Tasarrufun iptali davalarında harç ve vekalet ücretinin, takip konusu alacak miktarı ile (kat'i aciz belgesi düzenlenmiş ise aciz belgesindeki miktar) iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden nispi olarak hesaplanacağı-
İcra mahkemesince, öncelikle yetki itirazının kabulünden sonra dosyanın süresinde yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebinde bulunulup bulunulmadığının denetlenerek, süresinde gönderilmesi talebinde bulunulmamış ise takibin açılmamış sayılması gerekeceği-
İhdas nedeni yazılı olmayan bononun aradaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu iddia eden tarafın iddiasını yazılı delille ispatlamak zorunda olduğu-
Davalının alacaklı olduğu menfi tespit davası ile kanıtlandığından takip yolu bakımından ortadan kaldırılan icra takibindeki haciz nedeniyle davalının sorumluluğundan söz edilemeyeceği-
İİK. 99 uyarınca, icra müdürlüğünce alacaklı vekiline (yüzüne karşı, imzası alınmak suretiyle) yedi günlük süre verildikten sonra, ayrıca kendisine tebligata gerek bulunmadığı—

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.