Karar tarihinden sonra davalı annenin çocuğu İstanbul'da bulunan davacı babanın yanına gönderdiği, orada okula gitmesi için muvafakatname verdiği ve küçük İstanbul ilinde okula başladığından; Türk Medeni Kanunun 348. maddesinin koşullarının oluştuğu-
Takip dayanağı -ilamı ile aynen onaylanan- protokolde yer alan (müşterek çocuklar için) kira yardım alacakları faizleri ile birlikte talep edilmişse de, borçlunun belirttiği gibi aile mahkemesi ara kararıyla velayet davası sonuçlanıncaya kadar çocukların velayet hakkının geçici olarak babaya verilmesine karar verildiği görüldüğünden, boşanma protokolünün kiraya ilişkin kısımlarının yargılamayı gerektirir hale geldiği ve bu durumda takibin iptaline karar verilmesi gerektiği-
Velayetin düzenlemesi kamu düzenine ilişkin olduğundan feragate değer verilmeyeceği ve hakimin tarafların isteği ile bağlı olmaksızın çocuğun yararını gözetmesi gerekeceği-
İdrak çağındaki çocuğun babasının yanında eğitimine devam ettiği ve velayetin babasına verilmesini istediği, beyanı doğrultusunda velayetinin anneden alınarak babaya verilmesi gerektiği-
Ana ve baba evli olmadığından velayetin anaya ait olduğu, babayla da tanıma suretiyle soybağı ilişkisi kurulan çocukların Sosyal Hizmet Uzmanının raporu ile davacı babaları yanında daha sağlıklı gelişim gösterecekleri daha düzenli okul ve aile yaşantılarının olacağı, büyüme ve yetişme dönemlerinde baba tarafından daha rahat kontrol altında tutulacakları bildirilmiş olmakla velayetin değiştirilmesi gerekeceği-
İlama dayalı takipte borcun ödendiği iddiasının, İİK'nun 33. maddesinde belirtilen belgeler ile ispat edileceği- Nafaka borçları yönünden yapılan ödemelerin, aylık nafaka miktarına ve bu miktarın katlarına denk gelecek şekilde düzenli olarak yapılması durumunda, ödeme belgelerinde nafaka borcuna ilişkin olduğuna dair atıf olmasa dahi, bu ödemelerin nafaka borcundan mahsubunun hakkaniyet kurallarına uygun düşeceği-
Velayetin değiştirilmesi davasında görevli mahkemenin Aile mahkemesi olduğu bulunmayan yerlerde ise davaya bu sıfatla Asliye hukuk mahkemesinin bakacağı-
Velayetin belirlenmesi ve düzenlenmesinde ana babadan kaynaklanan özelliklerin de dikkate alınması gerektiği, TMK. mad. 324 hükmü ile dosya arasındaki icra dosyaları ve davalı hakkında çocuk teslimine muhalefet etmekten dolayı uygulanan yaptırım bir arada düşünüldüğünde, davalı annenin çocuğun babayla kişisel ilişki hakkını sürekli olarak engellediği, bundan dolayı hakkında çocuk teslimine muhalefet etmekten yaptırım uygulandığı, bu suretle TMK’nın 324. maddesinde yer alan yükümlülüğüne aykırı davrandığı, bu durumda davalı annenin sekiz yaşındaki müşterek çocuğun gelişimi için önemli olmasına rağmen babası ile görüşmesini engelleyerek, velayet hakkını kötüye kullandığı hususunun kanıtlandığı ve müşterek çocuğun velayetinin davalı anneden alınarak davacı babaya verilmesi gerektiği-
2. HD. 06.04.2017 T. E: 497, K: 3945-
Davacı baba, boşanma ile velayeti davalı anneye bırakılan ortak çocukların velayetlerinin değiştirilerek kendisine verilmesini talep etmişse de, ortak çocukların mahkeme ilamına rağmen baba tarafından anneye teslim edilmemiş ve çocuklarla anne arasındaki bağ fiilen koparılmış olduğu, davalı babanın, anne tarafından çocuklara cinsel istismarda bulunulduğuna ilişkin iddiaları ile ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığı tarafından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği ve davalı annenin velayet görevini yerine getiremeyeceğinin kanıtlanamamış olduğu, taraflar arasında görülen boşanma davasında alınan üç ayrı sosyal inceleme raporu ile eldeki davada alınan sosyal inceleme raporlarının da bu doğrultuda olduğu görüldüğünden, velayetin değiştirilmesine ilişkin davanın reddi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.