Karşılıklı edimleri içeren boşanma protokolü boşanma ilamı ile de tasdik olunmuş olup alacaklı taraf "dayanak senedin arabaya karşılık verildiğini", borçlu taraf ise, "tazminatın ödenmesi ile dayanak senedin geçersiz kaldığını" iddia ettiğinden, iddiaların kanıtlanmasının ancak genel mahkemelerde yapılacak yargılama ile mümkün hale gelmiş olduğu-  Dar yetkili icra mahkemesinde ihtilafın çözümü mümkün olmadığından, icra takibinin durdurulması kararı yerinde ise de, yargılamayı gerektiren bir konuda, alacaklının kötüniyetli kabul edilerek tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
6183 sayılı yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali davası-
Davacı erkeğin ortak çocuğun eğitim giderlerinden davacı babanın sorumluluğunun kaldırılması talebinin reddine yönelik istinaf talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, istinaf sınırlamasının hatalı yapılması ve bu hatalı sınırlandırmaya göre erkeğin, ortak çocuğun eğitim giderlerinden davacı babanın sorumluluğunun kaldırılması talebinin reddine yönelik istinaf talebinin incelenmemesinin doğru olmayıp bozmayı gerektirdiği-
İlama konusu okul ve servis giderleri alacağının boşanma ilamı ve protokolünde yer almadığı, sonuç itibariyle "nafaka alacağı" niteliğinde olmadığı anlaşıldığından, dosya alacağına haciz konulmasında yasal bir engel olmadığı-
8. HD. 27.03.2019 T. E: 2018/15095, K: 3302-
İstihkak davalarında da borçlu tarafından ticari emtianın büyük bir bölümünün üçüncü kişiye devredilmiş olması halinde İİK.’nun -tasarrufun iptaline ilişkin- 280/3 maddesinin uygulama alanı bulacağı; mahkemece, üçüncü kişinin borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği sonucuna varılırsa, istihkak davasının alacaklı lehine sonuçlandırılacağı-
Mal rejiminin tasfiyesi davasında, dava değerinin 100.000 TL olduğunun kabulü ile davanın tamamen reddine karar verildiğinden, yargılamada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 12. maddesi birinci bölümü gereğince nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
İlke olarak taraflar arasında bir anlaşmazlığı hükme bağlayan ilamlara karşı tasarrufun iptali davası açılamaz ise de, boşanma davasında tarafların mal bölüşümü mahkeme tarafından belirlenmediğinden, tarafların mahkemeye anlaşma şeklinde bildirdikleri iradeleri ile mal paylaşımı mahkemece yapılmış olduğundan alacaklısından mal kaçırma amacında olan borçlu bu yolla amacına uygun olarak bir mahkeme kararı elde edebileceğinden, tasarrufun tarafları karı koca olduğundan, boşanma protokolü ile borçlu koca tarafından karısına anlaşmalı boşanma sonucu düzenlenen boşanma protokolü gereğince boşanan eşe devredilen taşınmazlar hakkında iptal davası açılabileceği-
Şikayetçinin sıra cetvelinde sıraya yönelik itirazlarının İİK'nın 101 ve 206, IV-C maddeleri kapsamında değerlendirilip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, İİK'nın 142 /son maddesi uyarınca dar yetkili olan icra hukuk mahkemesinin şikayet olunanın, şikayetçinin alacağının esası ile ilgili savunma olarak ileri sürdüğü hususları tartışamayacağı, bu hususların dava yoluyla alacaklılar tarafından ayrıca genel mahkemelerde ileri sürülmesi gerektiği-
Mahkemece, dosya kapsamından borçlunun borcun doğumundan ve takipten sonra 14.04.2011 tarihinde boşanma davası açtığı, her iki davalının anlaşarak boşandıkları ve aynı gün kararı temyiz etmeyerek kesinleştirdikleri, boşanma protokolü ile dava konusu taşınmazın devrinin kararlaştırıldığı, bu tasarrufun karşılıksız olduğunun anlaşıldığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş olmasının yerinde olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.