Ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardan olduğundan, evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden yanında götürmesi gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi evden ayrılırken üzerinde götürmesinin de mümkün olduğu- Ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerektiğinden, aksini ispat yükünün de davacı kadında olduğu- Anlaşarak boşandıktan sonra tekrar evlenen tarafların daha sonra yeniden boşandıkları,  ziynet eşyalarına ilişkin davanın ise; tarafların yeniden evlendikleri tarihten sonra açılan boşanma davası derdest iken açıldığı; anlaşmalı boşanma davasından sonra taraflar tekrar evlenmiş böylece imzalanan boşanma protokolü hükümsüz kaldığı ve ilk boşanma davasından sonra tarafların birlikte yaşamaya devam ettikleri de anlaşıldığından, mahkemece; işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerektiği-
Anlaşmanın bozulması ile anlaşmalı boşanma hükmünün bütünüyle geçersiz hale geleceği, bu durumda anlaşmalı boşanma davasının "çekişmeli boşanma", olarak görülmesi gerekeceği-
İştirak nafakasının kaldırılması ve boşanma protokolünün "çocuğun eğitim ve sağlık masraflarının baba tarafından karşılanacağı" ile ilgili maddesinin iptali isteklerin her birinin ayrı ayrı harca tabi olduğu-
Hükmedilen aylık iştirak nafakası eğitim giderlerini de kapsamakta olup, bu hükmün artık davalı babadan çocuk için ayrıca protokole dayanarak eğitim gideri istenilmesinin mümkün olmadığı; aksi düşüncenin babanın iki kez eğitim gideri ödemesi sonucunu doğuracağı-
Karşılıklı edimleri içeren boşanma protokolü boşanma ilamı ile de tasdik olunmuş olup alacaklı taraf "dayanak senedin arabaya karşılık verildiğini", borçlu taraf ise, "tazminatın ödenmesi ile dayanak senedin geçersiz kaldığını" iddia ettiğinden, iddiaların kanıtlanmasının ancak genel mahkemelerde yapılacak yargılama ile mümkün hale gelmiş olduğu-  Dar yetkili icra mahkemesinde ihtilafın çözümü mümkün olmadığından, icra takibinin durdurulması kararı yerinde ise de, yargılamayı gerektiren bir konuda, alacaklının kötüniyetli kabul edilerek tazminatla sorumlu tutulmasının isabetsiz olduğu-
6183 sayılı yasadan kaynaklanan tasarrufun iptali davası-
Davacı erkeğin ortak çocuğun eğitim giderlerinden davacı babanın sorumluluğunun kaldırılması talebinin reddine yönelik istinaf talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, istinaf sınırlamasının hatalı yapılması ve bu hatalı sınırlandırmaya göre erkeğin, ortak çocuğun eğitim giderlerinden davacı babanın sorumluluğunun kaldırılması talebinin reddine yönelik istinaf talebinin incelenmemesinin doğru olmayıp bozmayı gerektirdiği-
İlama konusu okul ve servis giderleri alacağının boşanma ilamı ve protokolünde yer almadığı, sonuç itibariyle "nafaka alacağı" niteliğinde olmadığı anlaşıldığından, dosya alacağına haciz konulmasında yasal bir engel olmadığı-
8. HD. 27.03.2019 T. E: 2018/15095, K: 3302-
İstihkak davalarında da borçlu tarafından ticari emtianın büyük bir bölümünün üçüncü kişiye devredilmiş olması halinde İİK.’nun -tasarrufun iptaline ilişkin- 280/3 maddesinin uygulama alanı bulacağı; mahkemece, üçüncü kişinin borçlunun alacaklılarını ızrar kasdını bildiği sonucuna varılırsa, istihkak davasının alacaklı lehine sonuçlandırılacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.