Türk Borçlar Kanununun 315.maddesi hükmü uyarınca temerrüt nedeniyle açılacak tahliye davasının kural olarak kiralayan tarafından açılması gerekeceği, kiralayanlar birden fazla ise aralarında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan ihtarnameyi birlikte göndermeleri ve yine davayı da birlikte açmaları gerekeceği- Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesi bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açması gerekeceği -Kiralanan paylı mülkiyete konu ise, pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması, el birliği mülkiyetine tabi ise, tüm ortakların davaya katılmaları gerekeceği-
Davacı her ne kadar taşınmazı kullanmışsa da bunun karşılığında tapu maliki hazineye karşı sorumlu tutulmuş ve ecrimisil tazminatı ödediğini ileri sürmüş olup davacının zapt dolayısıyla taraflar arasındaki kira sözleşmesini fesih edebileceği, ödediği kira bedelini geri isteyebileceği- Davacının, ödediği ecrimisili kira bedellerini aşmamak kaydıyla talep edebileceği, burada davalının borcunun sebepsiz iktisaptan değil kira sözleşmesinin feshedilebilir olmasından kaynaklandığı- Davacı, hazineye ödediği ecrimisil alacağı ile ilgili dekontları sunmuş olup mahkemece davacının ödediği ecrimisil bedellerine dair belgelerin incelenerek, sonucuna göre kira bedelinin iadesi hakkında bir karar verilmesi gerektiği- Davacının aynı taşınmazda daha önce köy tüzel kişiliği ile yapılan ..2010 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli sözleşme ile kiracı iken, köy tüzel kişiliğinin kaldırılması belediyelere devri sonucu tarafların ...2014 tarihli kira sözleşmesini imzaladıkları anlaşılmakla, Davalı belediye ile davacı arasındaki kira akdinin 2886 sayılı Yasaya göre yapılmadığı bildirilmiş olup sözleşmede kiralananın "restaurant" amacı ile kullanılacağı belirtilmiş ve kira sözleşmesinin 2886 s. Yasaya göre yapılmamış olması ve kiralananın çatılı işyeri olması nedeniyle kiraya verenin, süre bitimi nedeniyle kiracının tahliyesini isteyemeyeceği- Davacı ile dava dışı köy tüzel kişiliği arasında kira ilişkisi devam ederken 6360 s. Yasa ile köy tüzel kişiliği kaldırılmış ve taraflar serbest iradeleriyle ...2014 tarihli kira sözleşmesini imzalamış ve kira ilişkisini devam ettirmiş olup mahkemece serbest irade ile imzalanan bu sözleşmenin iptali talebinin reddine karar verilmesi doğru ise de; davalı belediyenin çatılı işyeri olan taşınmazın tahliye edilmesi yönündeki müdahalesi haksız olduğundan, davalı belediyenin bu müdahalesinin önlenmesine karar verilmesi gerektiği-
Dosyanın içeriğine, toplanan deliller ve tanık ifadelerine, davalı borçlu ve daha önceki kiracılarla otelin maliki arasında yapılan kira sözleşmelerine, 22.06.2010- 23.06.2010 tarihli haciz tutanağının 14. sayfasının 11. sırasındaki mahcuzdan sonraki mallar ile 05.07.2010 tarihli haciz tutanağının 4. sayfasının 4. sırasındaki malların; davalı alacaklı tarafından davalı borçluya satılıp teslim edilen, montajı yapılan, kullanılan mallar olup olmadığı, montajlanan bir kısım eşyaların olası kırılma bozulma nedeniyle yedek olarak muhafaza edilip edilmediği hususlarının belirlenmesi amacıyla; sözleşmeler, faturalar, tanık ifadeleri göz önünde bulundurularak, gerekirse otelde yeniden keşif yapılmak suretiyle inşaatçı ve mali müşavirden oluşan bilirkişilerden söz konusu mahcuzların davalı alacaklı tarafından davalı borçluya satılan mallar olup olmadığı hususunda rapor düzenlenmesinin istenmesi ve bundan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte tartışılıp değerlendirilerek davalı borçlu ile yapılan kira sözleşmesi sona ermeden haciz yapıldığı hususu da göz önünde bulundurularak ve hayatın olağan akışı da gözetilerek, söz konusu mahcuzların, davalı borçluya mı yoksa önceki kiracılardan kalan eşyalar ise davacı 3. kişiye mi ait olduğunun belirlenmesi gerekeceği-
Paylı mülkiyete tabi taşınmazın pay ve paydaş çoğunluğu sağlanmadan kiraya verildiği, diğer paydaşların da bu kiralamaya açtıkları el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası ile karşı çıktıkları, davalı şirketin taşınmazı kullanımının geçerli ve haklı bir nedene dayanmadığı, açılan el atmanı önlenmesi davasının kabulüne karar verileceği-
Yerel mahkemece, "alışveriş merkezinde kuruluş aşamasındaki şartların değiştiği, sözleşme kuruluş aşamasında vaat edilen üst gelir grubuna yönelik alışveriş merkezi, moda merkezi yapıldığına ilişkin durumlarda değişiklik mevcut olduğu, davacı kiracı yönünden edimde dengesizlik yapıldığı, alışveriş merkezinin açılışındaki değerini kaybettiği, kiracının alışveriş merkezi müşteri portföyü alım değerlerinin düştüğü, taşınmaz yerin kullanım değerinin olumsuz anlamda değiştiği, değerin düştüğü" gerekçesiyle kira bedelinin uyarlanmasına ilişkin talebinin kabulüne karar verilmişse de; kira sözleşmesinde, davalı kiraya verenin, alışveriş merkezinde yer alacak markalara yönelik bir taahhüdünün bulunmadığı, alışveriş merkezinin durumunda değişiklikler olabileceğinin tacir olan davacı yönünden öngörülebilir bir durum olduğu, ayrıca tarafların daha sonra (2009 yılında) kira bedelini yeniden belirledikleri hususları birlikte değerlendirildiğinde, kira sözleşmesinde işlem temelinin çöktüğünden (TBK. mad. 138) bahsedilemeyeceği ve bu nedenle mahkemece uyarlamaya ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
"Kira borcunun bono karşılığı ödendiği" savunmasının yazılı belge ile kanıtlanması gerekeceği-
Konut sigorta poliçesi gereği ödeme yapan davalı sigortanın ödediği bedeli icra takibi sonucu ödemek zorunda kaldığı bedelin davalıdan tahsili istemi- Dava konusu taşınmazın kiracısının halefi olarak sigortacısına karşı açtığı davada, dava dışı sigorta ettiren ile davacı arasındaki temel hukuki ilişkinin kira sözleşmesi olduğundan, uyuşmazlığın sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği-
D.çesinde "sair yasal delil" diyerek yemin deliline dayanmış olan tarafa, yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılmadan hüküm kurulamayacağı-
6570 sayılı Yasa’nın yalnız 2 ve 3. maddeleri iptal edilmiş olup diğer maddelerin hükümleri olduğu gibi yürürlükte olup, iptal edilmeyip yürürlükte kalan maddeleri uygulanırken, sınır aramak gerekecektir; ancak, yürürlükteki maddelerin dayandığı 2. ve 3. maddeler iptal edilmiş olduğundan bu konuda bir boşluk bulunduğundan; yasa koyucu henüz bu boşluğu doldurmadığına göre, sınırlama için kanuni bir hüküm bulamayan hakim, M.K. 'nun 1. maddesi uyarınca bu boşluğu dolduracak ve kendisi yasa koyucu olsaydı bu olay için nasıl bir kural koyacak idiyse, o kuralı bulacağı ve ona göre hüküm vereceği-
3. HD. 08.11.2018 T. E: 2017/5242, K: 11238-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.