Ecrimisil haksız işgal tazminatı niteliğinde olup, en az kira bedeli en fazla mahrum kalınan gelir olacağı, oysa mahkemece; hem kira hem de gelir kaybı ayrı ayrı hesaplanıp, toplamı üzerinden ecrimisile hükdedilmiş olmasının doğru olmayacağı-
Hazine ve vakıflar idaresi gibi kurumların, taşınmazdaki paylarını bedelsiz olarak diğer paydaşa kullandırması düşünülemeyeceğinden, vakıflar idaresinin ayrıca intifadan men edildiğini ispat etmesine gerek kalmadan, taşınmazı kullanan diğer paydaştan ecrimisil isteyebileceği-
Dava edilen yıllara ait ecrimisil hesap edilirken, ilk yıl ecrimisi-line (aylığına) toptan eşya fiyat endekslerindeki artış oranında artırmalar yapılarak ondan sonraki her yılın ecrimisilinin ayrı ayrı bulunmasının doğru olacağı-
Mülkiyete dayalı ecrimisil isteği-
Mülkiyet hakkına dayalı olarak taşınmaza elatmanın önlenmesi ile ecrimisil istekleri-
30.01.2012 tarihinde açılan eldeki davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 107. vd. maddeleri hükmü gereğince belirsiz alacak davası olduğu, davacı vekilinin fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak ecrimisil talebinde bulunduğu halde, yanılgılı değerlendirme ile davacı vekilinin ıslah dilekçesine karşılık davalı vekilinin yapmış olduğu zamanaşımı itirazının dikkate alınarak ıslah tarihi itibariyle bir kısım ecrimisil talebinin zamanaşımına uğradığından bahisle davacı taraf yararına eksik ecrimisile hükmedilmiş olmasının doğru olmadığı-
Eski hale getirme bedelinin infaz aşamasında gözetilecek bir husus olduğu, her ne kadar davacı vekili dava dilekçesinde eski hale getirme veya eski hale getirme bedelinin kendisine ödenmesini talep etmiş ise de davacının asıl talebinin dava dilekçesinde de belirtildiği üzere, el atılmak sureti ile niteliği değiştirilmiş taşınmazın eski hale getirilmesi olduğu göz önüne alındığında mahkemece elatmanın önlenmesi ile birlikte eski hâle getirilmesi kararı ile yetinilmesi gerekirken, infaz aşamasında belli olacak eski hâle getirme bedelinin hüküm altına alınmasının doğru olmadığı- Haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisil davalarında ancak dava tarihine kadar gerçekleşmiş zararın istenebileceği, dava tarihinden sonra gerçekleşmesi muhtemel zararın sonradan açılacak davanın konusunu oluşturacağı, dava tarihinden sonraki kısım için ıslahla dahi ecrimisil istenemeyeceği-
Ecrimisil hesabı uzmanlık gerektiren bir husus olup, taşınmazın niteliğine uygun bilirkişi marifetiyle keşif ve inceleme yapılarak ve taleple bağlı kalınarak haksız işgal tazminatı miktarının belirlenmesi gerekeceği, alınan bilirkişi raporunun, somut bilgi ve belgeye dayanmalı, tarafların ve hakimin denetimine açık, değerlendirme gerekçeleri bilimsel verilere ve HMK'nin 266 vd. maddelerine uygun olması gerekeceği- Mahkemece, davalının dava konusu taşınmazlarda payı olmadığı halde, hüküm fıkrasında, "...davalılardan hisseleri oranında tahsiline..." şeklinde karar verilmesinin infazda tereddüt oluşturacağından doğru olmadığı-
Asıl dava dilekçesinde, 01.01.2003-01.07.2007 tarihleri arası dönem için; birleşen dava da ise 01.01.2008-16.09.2011 arası dönem için ecrimisil talep edilmiş olmasına rağmen hükme esas alınan 02.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda, asıl dava yönünden 2007 yılının tamamı; birleşen dosyada ise 2011 yılının tamamı için ecrimisil hesap edildiği, mahkemece, talep aşılarak hesaplama yapan bilirkişi raporunun hükme esas alınarak karar verilmiş olması doğru değil ise de, anılan yanlışlıkların düzeltilmesinin yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği-
8. HD. 20.05.2019 T. E: 2018/3474, K: 5265-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.