İcra mahkemesince takip konusu senedin icra takibine konulduktan sonra takipsiz bırakılarak zamanaşımına uğraması nedeniyle “icranın geri bırakılmasına” karar verilmesinden sonra bu kararın kesinleşmesi ve bu durumun kendisine tebliğinden sonra alacaklı tarafından –İİK.33 a/II uyarınca- 7 gün içinde genel mahkemelerde (şimdi; asliye hukuk /ticaret mahkemesinde) “alacağın zamanaşımına uğramadığının tespiti için dava açabileceği, bu durumda mahkemece “hukuki yarar yokluğu” nedeniyle açılmış olan davanın reddine karar verilmeyeceği-
Mirasçılıktan çıkarılanın, çıkarma tasarrufunda, çıkarma sebebi hakkında miras bırakanın açık bir hatasının bulunduğu usulen açılan dava sonunda ispat edilmedikçe, ancak saklı payını alacağı, mirasçılıktan çıkarılanın altsoyuna karşı açılan davada, mirasçılıktan çıkarma tasarrufu iptal edilmişse, bu iptalin miras bırakanın eşinden başka çıkarmadan istifade eden diğer mirasçıların hakkını etkilemeyeceği -
3 adet taşınmazın aynı gün satın alınması ve davalıların aynı alanda mesleki faaliyette bulunmaları nedeniyle davalı 3.kişinin borçlunun durumunu ve amacını bilebilecek kişilerden olması nedeniyle İİK'nun 280/1 maddesi gereğince tasarrufların iptale tabi bulunduğu-
İcra mahkemesinin istihkak davaları sonucunda verdikleri kararların maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceği (ve bu nedenle, bu kararlara karşı «yargılamanın iadesi» yoluna başvurulabileceği)
Taşınmazın; vakıflar idaresinde tapuda adı yazılı “Haralambos” kayyımı aleyhine açılan davada Kadıköy 3. A.H.H.nin 1983/592 s. kararıyla vakıftan adına tesciline karar verildiği; ancak, tapuda adı yazılı “Haralambos” ile davacının miras bırakanı olduğu ileri sürülen “Haralambos” un aynı kişi olup olmadığının saptanabilmesi bakımından davacı taraftan iddiasını kanıtlamaya yarayacak bütün delillerini bildirmesinin istenmesinin, toplanan deliller doğrultusunda karar verilmesinin gerekeceği-
Kanun koyucunun ihtiyati tedbire ilişkin kanun yollarına ilişkin düzenlemeleri bilinçli, özenli, ayrıntılı ve açık bir şekilde yapması, HMK'nın 395. ve 396. maddelerinde  bilinçli şekilde aynı Kanun'un 394/5. fıkrasına atıf yapmaması karşısında, Mahkemenin  600.000 TL teminat yatırılması halinde şirket hisseleri üzerine konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına yönelik ara kararına karşı, kanun yolu, dolayısıyla istinaf yolu kapalı bulunduğundan davalı-birleşen dosyada davacı vekilinin dilekçesinin "itiraz dilekçesi" olarak dikkate alınması ve bu taleple ilgili mahkemece olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerektiği-
Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde emekli maaşı haczine ilişkin verilen muvafakatin geçerli olduğu-
Anayasanın 153. maddesine göre iptal kararlarının geriye yürümeyeceği düşünülse de, iptal kararlarının kesin şekilde çözüme bağlanmış uyuşmazlıkları etkilemeyeceği, ancak henüz kesin çözüme bağlanmamış uyuşmazlıkların iptal kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği-
Açtığı babalık davası red edilenlerin, baba olduğu iddia olunan kimseye mirasçı olamayacakları, 2.2.1997 tarihli 1-1 sayılı içtihadı birleştirme kararından yararlanamayacakları-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.