Davacı dilekçesinde, yenilenen dönemden itibaren kira bedelinin tespitini istediğinden, yenilenen dönem başlamadan 15 gün önce de kira parasının arttırılması için davacıya ihtarda bulunduğundan, talep gibi 01.06.2012 tarihinden itibaren kira bedelinin tespitine karar verilmesi gerekeceği-
Davalının ailesi tarafından araç alımında katkıda bulunulduğunun kabulü ile yapılan hesap hükme esas alınmış ise de, tasfiyeye konu edilen aracın satın alındığı şirketin yazı cevabından araç alınırken davalı tarafından ödeme yapıldığı belirtildiğinden ve araç alımında davalının babası tarafından ödeme yapıldığı dosya kapsamından ispatlanamadığından mahkemece, aracın tamamının edinilmiş mal ile alındığı kabul edilerek davacının katılma alacağının belirlenmesi gerektiği-
Garanti yükümlülüğüne uyulmaması- Araçların sayıca eksik teslim edilmesi- Davalının teslim etmeyi taahhüt ettiği bakiye 49 araçla ilgili daha önceden teslim edilen araçların garanti belgesinin bulunmamasına rağmen davacının teslimde ısrar etmesi ve ifanın yerine getirilmemesinin aleyhine sonuç doğurmayacağı-
Eşlerin birbirlerinde bulunan kişisel ve edinilmiş mallarını her zaman geri isteyebilecekleri, bu tür davaların mal rejiminin tasfiyesi ile ilgisi bulunmayacağı-
Yersiz ödemenin istirdadı istemi-
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı..
Terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkim davanın alacaklılara yöneltilmesi, borç miktarı da belirlenerek görev hususunun düşünülmesi sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti ile talep edilen fark alacaklarının bulunup bulunmadığı ve hükmedilen alacaklara uygulanan faiz hususundadır...
İİK.'nin 128/a-2. maddesinde yer alan kesinleşen kıymet takdirinin üzerinden iki yıl geçmedikçe yeniden kıymet takdiri yapılamayacağına dair düzenlemenin, icra müdürlüğünce alınan kıymet takdir raporuna ilişkin olup, meskeniyet şikayetinde mahkemece belirlenen haline münasip ev değerinin şikayet yoluyla güncellenmesinde kıyasen uygulanmasının mümkün olmadığı- İnceleme sırasında takip konusu borcun ödenmesi ve şikayete konu taşınmazdaki haczin kaldırılması nedeniyle iş bu şikayetin konusuz kaldığı görülmüş ise de, şikayette borçlu haksız olduğundan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin yine borçlu aleyhine hükmedilecek olması ve İlk Derece Mahkemesi kararında bu giderlerin borçluya yükletilmiş olması nedeniyle bu hususun bozma nedeni yapılmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olduğu-
Davalı annenin velayet görevini yerine getirmemesi, yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması durumunda, çocukları üzerindeki velayet hakkının kaldırılarak, çocuklara vasi tayini için vesayet makamına ihbarda bulunulmasına karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.