Her iki içtihadı birleştirme kararının kapsamında da görüldüğü üzere geçersiz sözleşmeye dayalı bedelin istenmesinin mümkün olduğu, davacının, harici satış senedine dayalı olarak iptal ve tescili sağlamadığını ve artık ümidinin kesildiğini, açtığı bu davayla öğrenmiş bulunduğu, içtihadı birleştirmede sözü edilen ferağdan dönme ve imtina tarihinin, saptanan bu durum karşısında harici satış senedinin düzenlendiği 10.01.1996 tarihi olmayıp davanın açıldığı 04.05.2011 tarihi olduğunun kabulünün gerekeceği, şu durum karşısında Borçlar Kanunu’nun 125. maddesinde açıklanan on yıllık zamanaşımı süresinin somut olayda dolmadığı-
Tapulu taşınmazın haricen satışından kaynaklanan ve davacının tescil öncesi alım-satım ve komisyon sözleşmesine dayandığı uyuşmazlıkta, taraflar arasındaki sözleşmenin, resmi şekilde düzenlenmemiş bulunduğundan hukuken geçerli olmadığı göz önünde bulundurularak, geçerli olmayan taşınmaz satış sözleşmesinde düzenlenmiş olan cezai şartın da geçersiz olduğu, tarafların geçersiz sözleşme nedeniyle ancak verdiklerini haksız iktisap kuralları uyarınca geri isteyebilecekleri ve davacının geçersiz sözleşme nedeniyle cezai şart talep edemeyeceği-
Harici taşınmaz satış sözleşmesinde belirlenen satış bedeli ile cezai şartın iadesi istemi-
Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi istemi-
MK. 992 hükmünün taşınmazlar için bir “hak karinesi” getirmiş olduğu, bunun aksinin MK. 1025 uyarınca her zaman kanıtlanabileceği-
Davacının, haricen satın almaya ve MK.nun 650. maddesine dayanarak davalı payından 275/3675 kadarının adına tescilini istediği, harici satışın geçersizliğinin doğru olduğu, yalnız, davalı dışındakilerin kabul beyanlarına rağmen MK.nun 650. maddesine dayanarak davacıya pay tefrikinin; temyiz eden davalının muvafakatı olmaması ve karşı çıkması nedeniyle kabul edilemeyeceği ve MK.nun 650. maddesinin bu durumda uygulanamayacağı, ifraz imkânı sorulup, eğer ifraz mümkündür şeklinde cevap olursa o zaman MK.nun 650. maddesi ve ayrıca diğer davalıların kabul beyanları değerlendirilerek bir sonuca gitmenin mümkün olabileceği-
Davalının işlemi temsilci sıfatıyla gerçekleştirdiğini, dava dışı kişi ile davalı arasında ispatlanmış bir temsil ilişkisinin bulunduğunu da kabule olanak bulunmadığından, davalının geçersiz araç satımı nedeni ile aldığı bedeli iade etmekle yükümlü olduğu-
Davacı ile dava dışı yüklenici arasındaki kat karşılığı inşaat sözleşmesine güvenerek dava konusu taşınmazı harici satış sözleşmesiyle satın alan davalının haksız şagil sayılamayacağı ve bu nedenle elatmanın önlenmesi talebi yönünden davanın reddi gerektiği- Haksız bir eylem olan elatmanın varlığı her türlü delil ile ispatlanabileceği, taşınmazlara haksız elatıldığını davacı tarafın duraksamaya yer vermeyecek şekilde ispatlaması gerektiği-
7. HD. 12.10.2021 T. E: 3485, K: 1797-
Tapusuz taşınmaz malın zilyedi tarafından tapu dışı satışı ve alıcıya teslimi, yasaya göre hükümsüz olduğundan satıcının bu taşınmaz malı geri almağa yetkisinin olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.