Beyanda bulunan ve kendisine haber verilen komşunun adı ve soyadı tespit ve tevsik edilmeksizin Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olmadığı-
8. HD. 21.02.2019 T. E: 2016/4117, K: 1791-
Şikayetçi borçlu adına çıkartılan tebligatta beyanı alınan ve haber bırakılan komşunun kim olduğuna dair hiçbir bilginin bulunmadığı, tebliğ tutanağında “komşusu isim ve imza vermedi” şeklinde şerh mevcut ise de, bu şerhin, yapılan tebligatı usulüne uygun hale getirmeyeceği-
Tebliğ memuru, "muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebini ve tevziat saatlerinden sonra geleceğini" -ilgili kişilerden- sorup tespit ve tevsik etmeden muhtara tebliğ ve ihbar yapıştırma işlemi yaptığında tebligatın usulsüz sayılacağı-
Davalı erkeğe dava dilekçesi tebliğine ilişkin mazbatada, tebligattan haberdar edilen kişi sadece imzadan imtina etme hakkına sahipken isim vermekten de imtina ettiğinden dava dilekçesi tebliğinin usulsüz olduğu, davalının savunma hakkının kısıtlandığı-
Şikayetçi borçlu adına çıkartılan tebligatta adresin adres kayıt sisteminde kayıtlı yerleşim yeri adresi olduğuna dair meşruhat bulunmadığının, örnek 7 ödeme emrinin borçluya A. Mah. E. Bitlis Bulvarı Akay Sit. A Blok Kat 8 Daire 15 Melikgazi/Kayseri adresinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliğ edildiğinin, ancak tebliğ evrakında muhtarın imzasının bulunmadığının görüldüğü, bu nedenle anılan tebliğ işleminin 7201 Sayılı Kanunun 21. maddesine aykırı olduğundan usulsüz olduğu-
Davacının mernis kayıtlarına göre ikamet ettiği adresin olduğu bilinerek, daha öncesinde ise kayıtlı olduğu başka bir adresin olduğu ve Kuruma intikal eden işe giriş bildirgelerine göre de Kurum tarafından davacının adresinin bilinen adresi olmasına rağmen, davacının anne-babasının ikamet ettiği farklı bir adreste, “birlikte sakin babasına” şerhi ile yapılan ödeme emri tebligatının usulsüz olduğu ve öğrenme tarihinden bir gün sonra açılan işbu davanın süresinde olduğu-
Mahkemece borçluya satış ilanı tebliğinin yapıldığı tarih itibariyle borçlunun tebligat adresinin adres kayıt sistemindeki adresi olup olmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Kesin yetki kuralının söz konusu olmadığı hallerde mahkemelerin yetkisine yönelik itirazlar, ilk itirazlardan olup, bu hususun mahkemece öncelikle ve esasa girilmeden ön sorunlar gibi incelenip karara bağlanacağı-
Tebligat mazbatasındaki adresin “adres kayıt sistemi”nde gösterilen adres ile aynı olup olmadığı belirtilmediğinden, tebliğ işleminin Tebligat Kanun'unun 21/2. maddesinde belirtilen usule uygun olduğunun düşünülemeyeceği- Tebligat parçasında tahkik beyanı alınan komşunun imzası ya da imzadan imtinaya ilişkin bir kayıt bulunmaması halinde, davalıya yapılan tebligat işleminin Tebligat Kanun'unun 21. maddesinde belirtilen usule uygun aykırı yapılmış olacağı- Tebligatın usulsüz olması halinde, davalının hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmiş olacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.