İflâsın ertelenmesi durumunda -İİK. 179b/II'de- öngörülen "takiplerin durması ve takip yasağı konusunda rehinli alacaklılar lehine getirilen istisna" ile "rehinli karşılanamayan faiz alacaklarının teminatlandırılması zorunluluğu"nun, Anayasa'nın 2, 10, 11 ve 141. maddelerine aykırı bulunmadığı–
Bozulan karar geçerliliğini ve yerine getirilme niteliğini yitirdiğinden ve bozmadan sonra erteleme kararının yasada öngörülen sonuçlarını sürdürmesi olanağı ortadan kalkmış bulunduğundan, alacaklının borçlu hakkında takip başlatmasına ve icra takip işlemleri yapmasına artık bir engel bulunmadığı-
İhtiyati hacze konu ilam, iş mahkemesi tarafından verilmiş olduğundan, bu ilama dayalı olarak, iş mahkemesinden ihtiyati haciz kararı istenebileceği–
İcra mahkemesince verilen kararlara karşı, istinaf yoluna başvuru süresinin tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren on gün olduğu, istinaf dilekçesinin bu süre geçirildikten sonra verilmesi halinde istinaf isteminin süre yönünden reddi gerektiği-
İhtiyati tedbir kararında özellikle tedbirin ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediği sürece, icra takiplerinin durdurulması yönünde verilen tedbir kararının, ihtiyati haczin infazını engellemeyeceği- İflas erteleme davasında verilen takiplerin durdurulması kararı, icra takip işlemi sayılmayan ihtiyati haczi kapsamadığı gibi mahkemenin ara kararıyla verdiği ihtiyati tedbir kararının borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesine engel teşkil etmeyeceği ancak haczedilen malların muhafaza altına alınamayacağından; mahkemece, borçluların şikayetinin reddedilmesi gerektiği-
Hakkında tedbir kararı bulunmayan takip borçlular hakkında ihtiyati haciz kararı gereğince haciz talebinde bulunulmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı- Diğer borçlular hakkında verilen tedbir kararlarında da ihtiyati hacze ilişkin bir hüküm yer almadığından, tedbir kararı verilen şirketler hakkında da ihtiyati haczin uygulanabileceği-
Tedbir kararında, tedbirin açıkça ihtiyati hacizleri de kapsayacağı belirtilmediğine göre, geçerliliğini sürdüren ihtiyati haciz kararına dayalı olarak hacizler konulmasında yasaya aykırılık olmadığı, sonradan mahkemesince yapılan açıklamanın, ihtiyati hacizlerin kaldırılması sonucunu doğurmayacağı gibi, bu tarihten önce konulmuş ihtiyati hacizleri de etkilemeyeceği-
Aracın şirketin aktiflerinde olup olmadığının tespitinden sonra muhafaza kararının geçici mühletten sonra mı yoksa önce mi verildiğinin araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği- Mali yönden ödeme güçlüğü içinde bulunan borçlu bakımından çok kere büyük bir meblağ teşkil eden hakediş vb. bedellerinin, alacaklı bankalar tarafından mahsup edilerek kendi alacaklarını tahsil etmelerinin, proje kapsamında borçlarını ödemek suretiyle alacaklıların İflas tasfiyesine göre daha iyi bir şekilde ve eşit koşullar altında tatmin etmeye yönelik konkordato ile ulaşılması öngörülen hedefe uygun düşmeyeceği-
Projenin ciddi ve inandırıcılığının, öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmesi, diğer proje unsurları için de bilimsel verilerle değerlendirilme yapılması gerektiği- Borca batıklığın tespiti noktasında yapılan marka değerlemesinin, dava tarihi ile karar tarihi arasındaki süreçte alınan kayyım raporlarına göre çalışan sayısının sürekli biçimde azaldığı ve mağazaların kapatıldığı anlaşıldığından, gerek iflas erteleme ile alıcılar ve iş çevresinde oluşan daralma ve gerek işletmedeki küçülmenin marka değerinde ortaya çıkartacağı kötüleşme dikkate alınarak yapılması gerektiği- Ortaklara aktarılan paranın tutarı hakkında yeterli araştırma ve inceleme yapılmaması ve ortaklardan tahsili gerektiği vurgulanan paranın kaynağı ve tahsil kabiliyeti üzerinde durulmamasının hatalı olduğu- İflasın ertelenmesine bir yıl için karar verildikten sonra, şartların bulunması halinde erteleme halinin dört yılı geçmemek üzere uzatılmasına karar verilebilirse de, projenin en başından dört yıl için hazırlanmasının inandırıcı olmadığı- Davacı şirketler ticari ilişki içinde olup, birbirlerinden olan alacakları için ertelemenin sonuçları değerlendirilmişse de, bu iki şirketin diğer alacaklılarının durumu için bir değerlendirme de yapılmamasının hatalı olduğu- İşyeri kirası, enerji maliyetleri, işçi ücretleri ve finansal kiralama taksitleri gibi borçların 'işletme gideri' niteliğinde olduğu, bunların tam ve zamanında ödenmesini içermeyen iyileştirme projelerinin ciddi ve inandırıcı olduğunu söylenemeyeceği, bunların takibinin tedbiren durdurulmasının mümkün olmadığı, takip yasağının işletme gideri niteliğinde olmayan alacaklarla sınırlı olduğu-
İpotek borçlusuna gönderilen hesap kat ihtarnamesi tebligatının usulüne uygun olduğu, konkordatoya ilişkin mahkeme kararında rehinli takiplerin yapılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmadığı ve bu suretle asıl borçlu hakkında ipotekli takip başlatılmasının usulüne uygun olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.