Kısa kararda davanın kabulüne karar verildiği halde, gerekçeli kararda yalnızca el atmanın önlenmesine hükmedilmesi, yıkım isteği yönünden bir hüküm kurulmaması suretiyle kısa karara çelişkili biçimde gerekçeli karar yazılmasının doğru olmayacağı-
Yıkım istekli davalarda raporlar arasındaki çelişkinin giderilmeden sonuca gidilmesi halinde ileride telafisi imkansız zararların oluşabileceği -
Medeni Kanunun 706. Borçlar Kanununun 213 ve 238. maddeleri gereğince tapulu taşınmazların temlikinin genel kural gereği resmî şekil-de yapılması zorunlu ise de; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b. maddesinin bu kuralın istisnasını oluşturduğu (Kural olarak tapu dışı satımlar geçersiz (MK.705) ise de, ancak 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde tapu dışı satıma geçerlilik tanınabileceği) -
E.tmanın önlenmesi ve yıkım isteği-
Davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu, bu tür bir davada HUMK’nun 413. ve 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca dava değerinin elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil veya tazminatın toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından ibaret olacağı ve belirlenen bu değer üzerinden Harçlar Kanunu’nun 26,27,28,30 ve 32. maddelerinin öngördüğü şekilde işlemlerin yerine getirileceği ve gerekli olan harcın alınacağı-
Kiralana yapılan müdahale nedeniyle yoksun kalınan kâr kaybı ve tazminat istemi-
TMK.'nun paylı mülkiyete ilişkin 693/son maddesinde “Paydaşlardan her biri, bölünemeyen ortak menfaatlerin korunmasını diğer paydaşları temsilen sağlayabilir.” hükmü ile aynı Kanunun elbirliği mülkiyeti ile ilgili 702/son maddesinde “Ortaklardan her biri, topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır.” Hükümleri gözetildiğinde, her iki mülkiyet türünde de davacının, üçüncü kişi konumundaki davalıya karşı tek başına dava açabileceği ve ileri sürülen isteklerde bulunabileceği-
İlke olarak, kira geliri üzerinden ecrimisil belirlenmesinde, taşınmazın dava konusu ilk dönemde mevcut haliyle serbest şartlarda getirebileceği kira parasının, emsal kira sözleşmeleri ile karşılaştırılarak, taşınmazın büyüklüğü, niteliği ve çevre özellikleri de nazara alınarak yöredeki rayiçe göre belirleneceği, sonraki dönemler için ecrimisil değerinin ise ilk dönem için belirlenen miktara ÜFE artış oranının tamamının yansıtılması suretiyle bulunacak miktardan az olmamak üzere takdir edileceği-
Harçlar Yasasında harcın alınması ve tamamlanması yanların isteklerine bırakılmamış olup, bu hususun mahkemece kendiliğinden gözetilmesinin gerekeceği hükme bağlanmıştır. Bu durumda; bilirkişiden ek rapor alınarak tecavüzlü yapının değerinin tespiti, dava değerinin belirlenerek bu değer üzerinden karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın harçsız görülmesi sonucunu doğuracak şekilde hüküm kurulmasının hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Tapu iptali ve terkin, yıkım-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.