Alacaklının, alacağı ipotekle temin edilmiş olsa da, öncelikle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmaksızın kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapabilecek olduğu- Borçlunun, senedin takip alacaklısı bankaya teminat olarak verildiği iddisını, senede açıkça atıf yapan bir sözleşmeyle de ispatlaması gerektiği- Takip alacaklısı bankanın, "senedin kredi borcunun geri ödenmesi amacıyla verildiği" yönündeki beyanının, esasen senedin "ödeme aracı olarak alındığı"na yönelik bir savunma olduğu,senedin teminat senedi olduğunun kabulü anlamına gelmeyeceği-
Mahkemenin kararının ancak şekli anlamda kesinleştikten sonra, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceği, buna göre; ihale tarihinde, icranın geri bırakılmasına ilişkin şikayet dosyası derdest olup ihaleden önce bu yönde verilmiş bir karar bulunmadığından ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre ihaleden sonra takip iptal edilse dahi ihalenin yasal koşullara uygun olarak yapılmış ise geçerli olduğunun kabul edilmesi gerekeceği-
Bölge Adliye Mahkemesince, “ şikayetçi borçluya çıkartılan ............ Noterliği'nin ihtarnamesi borçlunun "Emek Mah. Sarıkaya Cad., 54/1 Seyitgazi/Eskişehir" adresinde "aynı konutta sakin tebellüğe ehil eşi .......... imzasına tebliğ edildi." şerhi ile .............. tarihinde tebliğ edildiği, tebligatın usule uygun olduğu görülmektedir.” gerekçesine yer verilmişse de, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi isabetli görülerek hüküm kısmında istinaf başvurusunun İİK'nın 366 ve HMK'nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi sonucunda kararın gerekçesi ile hüküm kısmı arasında çelişki meydana getirilmesinin HMK'nın 298/2. maddesine aykırı ve başlı başına bozma sebebi olduğu-
Mahkemece, davacının satın aldığı konut üzerindeki ipoteği bilerek devraldığı, ipotek akit tablosunda dava dışı U. Gürpınar’ın tüm borçlarının ipotek kapsamında olduğunun belirtildiği, bu nedenlerle konut kredisi borcunun bitmesiyle ipoteğin fek edilemeyeceği, dava dışı U. Gürpınar’ın kredi kartı ve kefalet borçlarının mevcudiyetinin ihtilafsız olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
İtirazın iptali davası-
Davalı vekili icra dosyasına yapmış olduğu ödemelerin değerlendirilmediğini belirterek itiraz ettiği, mahkemece, davalının bu yöndeki itirazlarının değerlendirilmesi yönünden banka kayıtları üzerinde son raporu düzenleyen bilirkişi heyetince inceleme yaptırılarak ek rapor alınıp deliller hep birlikte değerlendirildikten sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği-
Alacaklının, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile başlattığı takipte, borçlu, taşınmazın asıl borçlunun borcuna karşılık ipotek eden malik olarak üçüncü kişi konumunda olup, icra dosyasında yapılan ihale sonucu, taşınmazın borç bedelini tam karşılamadığı anlaşılmakla İİK.'nin 152. maddesi gereğince rehin açığı belgesinin asıl ipotek borçlusu adına düzenlenmesi gerekeceği-
Alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli bulunmayarak yeni bir rapor alınıp rapordaki çelişkiler giderilerek karar verileceği yerde tekrar önceki rapora dönülmek suretiyle karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olacağı-
Haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte borçlu adına kayıtlı bulunan taşınmazın ihale sonucu satılması ve ihalenin kesinleşmesi neticesinde borçluya tahliye emri gönderildiği, borçlunun eşinin tahliyesi istenen evde yaşadığı ve söz konusu taşınmazın aile konutu olduğundan bahisle tahliye emrinin iptalini isteyemeyeceği-
"İhaleye fesat karıştırıldığı" iddiası ile yapılan itirazların, gerçek deliller yerine soyut beyanlarla yapılması durumunda, reddine karar verilmesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.