Ayıplı mala ilişkin alacak davasında, satılan ayıplı aracın satış sözleşmesinde gösterilen 3.200 TL kasko değerinin değil davalının da kabul edip ifadesinde tutanağa yansıyan 5.000 TL'lik bedelin dikkate alınması gerektiği- Davacının kasko bedeline yönelik yaptığı harcamanın ayıplı aracın satışı nedeniyle yapılması gereken zaruri harcamalardan kabul edilemeyip, kasko bedelinden de davalının sorumlu tutulamayacağı-
Mahkemece takibin devamına, davacının fazlaya dair istemlerinin reddine, hüküm altına alınan toplam alacak miktarı ve %40’ı oranında icra inkar tazminatının tahsilde tekerrür etmemek kaydıyla davalının sorumluluğu ile davalı şirketin sorumluluğu sınırlı olarak belirlenip üzere davalılardan tahsiline, kredi kartına dayalı kredi ekstresinden kaynaklı alacağa yönelik davanın davalı kefiller yönünden reddine karar verildiği, kararın hukuka uygun olduğu-
Erkeğin hesabına yatırılan paranın eşten gizlenmiş olmasının, kadın lehine katılma alacağı hesabında dikkate alınmasını gerektirmeyeceği-
Davalılardan Şehmuz Adanır’ın 16/07/1998 tarihinde tüketici kredisi kullandığını, diğer davalıların da müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduklarını, kredinin geri ödenmemesi üzerine hesabın kat edildiğini ileri sürerek, 17.971,98 TL alacağın temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline-
İki haklı ihtar sebebiyle kiralananın tahliyesi ve 2400.-TL kira alacağının tahsili istemi-
Taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davacı yükleniciye verilecek dairenin davalı arsa sahibince satılması nedeniyle dairenin bedelinin tahsili istemi-
Davacı mevduatının, davacının iradesi fesada uğratılarak Off-Shore Bank Ltd. hesabına gönderildiği iddiasına dayalı alacak istemi-<br /> 
Taraflar arasındaki katılma alacağı isteği bakımından davanın çözüm yerinin aile mahkemeleri olduğu, aile mahkemesi olmayan yerlerde ise, asliye hukuk mahkemelerinde davanın "aile mahkemesi" sıfatı ile görülüp karar bağlanması gerekeceği- Davacının diğer isteği ise TBK’nun 19. maddesine dayalı şahsi hakka ilişkin muvazaa nedeniyle iptal istemine ilişkin olduğundan bu istek bakımından uyuşmazlığın çözüm yerinin HMK’nun 1 ve devamı maddeleri uyarınca belirlenecek genel mahkemeler olduğu, görevin kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında kendiliğinden göz önünde bulundurulacağı, mahkemece her iki davanın birlikte asliye hukuk mahkemesinde görülerek karara bağlanmasının doğru olmadığı- Aile mahkemesince, katkı payı alacağına hükmedilmesi durumunda hükmedilen katkı payı alacağı ile boşanma davasının kesinleşip kesinleşmediği, tenfiz edilip edilmediği de belirlenerek anılan dava sonucu hükmedilen alacaklar gözönüne alınarak, tasarrufların TBK’nun 19 maddesi gereğince iptale tabi olmadığının değerlendirilmesi, iptale tabi olması halinde davacı yararına hükmedilecek katkı payı alacağı ile boşanma davası ile tazminat ve fer’ileriyle sınırlı olarak İİK. mad. 283/1 kıyasen uygulanarak davacıya haciz ve satış yetkisi verilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.