Davacının boşanma davası sırasında istediği yoksulluk nafakası dışında maddi ve manevi tazminat istemediğine ilişkin beyanının, boşanma davasının eki niteliğinde olmayan mal rejiminden kaynaklanan davalar yönünden bağlayıcı olmadığı-
Satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan otopark ve istinat duvarı nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine-
Taraflar arasındaki alacak davası-
HMK.nın 200.maddesindeki sınırlamalar dikkate alındığında davacı dava dilekçesinde vs. deliller sözcüğünü kullanmakla yemin deliline de dayandığı kabul edilerek davacının davalıya yemin teklif etme hakkı bulunduğu hatırlatılıp hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Ambulans uçak ücretinin, 1479 sayılı Kanun kapsamında hastalık sigortası hükümleri yönünden Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması gerekip gerekmediği noktasında 1479 sayılı Kanunda (23.05.2006 tarihi itibariyle) özel ambulans uçak ücretini karşılanacağına ilişkin bir hüküm bulunmasa da mahkemece, yaralanmanın mahiyeti ve yapılan tedavi içeriğine göre, sevkin zorunlu olup olmadığına ilişkin gerekli araştırmayı yapmak, gerekirse uzman bilirkişi kurulundan rapor almak, şevkin zorunlu olduğu kanaatine varılırsa, usulünce kara ambulans ücretini belirlemek ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Zorunlu trafik sigortasından kaynaklanan sigortacı ve sigortalı arasındaki rücuen tazminat istemine ilişkin davada, zorunlu trafik sigorta sözleşmesine dayalı rücuen tazminat davalarında sigortacı azami poliçe limitine kadar gerçek zararın tazmininden sorumlu olup, davanın taraflarının ya da hakimin davanın başında gerçek zararı hesap etmesinin mümkün olmadığı; davacının gerçek zararının, tazminat bilirkişi raporu ile belirlenebileceği; bu durumda, davacının kısmi dava açmakta hukuki yararının olduğunun kabulü ile, işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
3. kişinin, tedbir kararına konu taşınmazın, borçlu kooperatif tarafından kendisine devredildiği gerekçesiyle, tedbir kararına itiraz ettiği ve mahkemece ara kararla tedbir kararının kaldırıldığı-
22. HD. 10.10.2018 T. E: 2017/15213, K: 21676-
''İşyerinde ağır ve tehlikeli bir işin yürütüldüğü, dikiş makinesinin terk edilmesinin durumu kazalara açık hale getireceği, davacının hem bu eylemi, hem de işveren vekili tarafından yapılan görevine dönmesi yolundaki çağrıya uymayarak tartışma yaşanmasına neden olması'' şeklindeki davranışları işyerindeki huzuru bozucu nitelikte olduğundan, akdin davalı işverence feshedildiği ve bu feshin geçerli nedene dayandığı kesinleşmiş yargı kararı ile sabit olup bu kararın işçilik alacağına dair davaya bakmakta olan mahkemeyi bağlayacağı- ''Geçerli nedenle iş akdinin işverence feshedilmiş olması karşısında davacının kıdem ve ihbar tazminatına dair taleplerinin kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddine karar verilmesi hatalıdır.” gerekçesi ile verilen bozma kararının usul ve yasaya uygun olması ve yerleşik uygulamanın da bu yönde bulunmasına göre direnme kararının yerinde olmadığı- 

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.