Tasfiyeye konu taşınmazın boşanma davası tarihinden kısa bir süre önce üçüncü kişiye satıldığı, daha sonra tekrar satışa konu edildiği kısa süreli satışlarla taşınmazın el değiştirdiği anlaşıldığından, hayatın olağan akışına göre bu işlemlerin, TMK. mad. 229/2 uyarınca, “eşin katılma alacağını azaltmak kastıyla yapılan devir” olarak kabul edilmesi gerektiği-
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın kira ilişkisinden kaynaklandığı, dava, 02/05/2014 tarihinde açılmış olup dava tarihinde yürürlükte olan HMK.nın 4/1-a maddesi gereğince görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca işin eksik ve geç teslim edildiği iddiasına dayalı olarak açılan tespit ve kal, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkin davada, meydana getirilen eserdeki herhangi bir bağımsız bölümün yükleniciye ait olmaması, yüklenicinin sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağından, somut olayda husumetin yükleniciye yöneltilmesinde usule aykırılık olmadığı gibi, bu hususun esasen bir zorunluluk olduğu-
Dosyada aldırılan bilirkişi raporu HMK.nun 275. maddesine aykırı olduğu gibi gerekçesi gösterilmeden bu rapora itibar edilmemesinin de HMK 266. maddesi hükmü karşısında çelişki oluşturduğu, bu durumda mahkemece konusunda uzman 3 kişiden bilirkişi heyeti oluşturularak dosyanın heyete tevdi ile davalının sözleşmeyi feshetmesinden sonra ceza faturaları kesmesinin hukuki olup olmadığı, fesihten önce kesilen faturaların içerik itibariyle oluşa uygun bulunup bulunmadığı, hususları değerlendirilerek ve prim alacakları hususunda ihtilaf bulunmadığı da göz önünde bulundurularak rapor tanzim ettirilip sonucuna sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Zamanaşımı süresinin dolmasından sonra alacaklıya yöneltilen borç ikrarının, zamanaşımı definden zımni (örtülü) feragat anlamına geldiğinin, öğretideki baskın görüşlerle ve yargı inançlarıyla da doğrulanmakta olduğu; dahası, zamanaşımı süresinin dolmasından sonra alacaklıya karşı bir borç ikrarında bulunan borçlunun da bu borç ikrarına dayanılarak açılan davada zamanaşımı defini ileri sürmesi çelişkili davranış yasağını oluşturduğu ve MK. md. 2. ye aykırı olup, hukuken korunamayacağı-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, davacının toplu iş sözleşmeleri gereği ödenmeyen alacağı bulunup bulunmadığı istemine ilişkindir...
Mahkemece, davacının dava dilekçesindeki talepleri netleştirilmeden hüküm tesis edilmesi hukuka aykırı olup, HMK 31. maddesindeki hâkimin davayı aydınlatma ödevi doğrultusunda, taleplerin açıklanmasına ilişkin ihtarlı kesin süre verilerek hüküm tesis edilmesi gerekeceği, hal böyle olunca, mahkemece, aydınlatma yükümlülüğü yerine getirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki alacak davası-
Taraflar arasındaki alacak davası-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.