İİK.’nun 276. maddesine dayalı şikayetin, ‘bir hakkın yerine getirilmesi’ ile ilgili olması nedeniyle süreye bağlı olmadığı-
«Apartman (site) yöneticisinin pasif dava ve takip ehliyeti bulunmadığı» hususunun süresiz şikâyet yoluyla ileri sürülebileceği – «Pasif husumet ehliyeti» bulunmayan «....Sitesi Yöneticiliği» aleyhine yapılan takibin süresiz şikayet yolu ile iptalinin istenebileceği–
3. HD. 17.04.2017 T. E: 2015/16962, K: 5384-
Apartman yöneticisi, kat maliklerinin gürültü sebebiyle zarar göreceğini ileri sürerek komşu taşınmazda bulunan işletmeye ait jenaratör ve havalandırma sisteminin kaldırılması davasında onları temsilen dava açamayacağı-
Alacaklı-kiralayanın, aylık kira parasının miktarını yazılı bir belge ile kanıtlayamaması halinde, borçlu-kiracının bildirdiği (kabul ettiği) aylık kira miktarına itibar edileceği
Mülkiyet hakkına veya tüketici haklarına dayanan davalarda kat malikleri kurulunun kat maliklerini temsil yetkisinin bulunmadığı-
22. HD. 26.03.2019 T. E: 2016/9661, K: 6576-
Kiralananın kullanıma elverişsiz hale gelmesi veya kullanımının önemli ölçüde azalması kiracının kasıtlı olmayan bir eylemi ile meydana gelmiş olsa dahi, kiraya verenin kiralananın kullanıma elverişli halde bulundurulması yükümlüğünden kurtulamayacağı- Kiraya verenin kasıtlı olarak kiralanan alandaki elektriği kesme eylemi nedeniyle kiracının abonelerine belirli bir süre kaliteli iletişim hizmeti veremediğinin ve bu hali ile zarar görmüş olduğunun kabulü gerektiği-
Taraflar arasındaki çekişmenin mülkiyetin korunmasından kaynaklandığından, bu nitelikteki istekler bakımından HMK. mad. 2'ye göre Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu ancak, ortak yerlere elatmanın önlenmesi isteği bakımından 634 Sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 19. maddesi ve Ek 1. maddesine göre münhasıran Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan, iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanarak işin esası hakkında bir karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece her bir talep hakkında ayrı ayrı değerlendirme yapılıp infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde hüküm kurulması gerekirken davacının alacak talebinin ne kadarının kabul edildiği ve borcundan mahsup edildiği, ne kadar borcu kaldığına işaret edilmeksizin davanın reddine şeklinde karar verilmesinin doğru olmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.