İcra Müdürlüğünün; borçlunun tüm mal varlığını araştırma ve alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamakla görevli olduğu, alacaklının bu yöndeki bir bilgiye kendisinin ulaşamayacağı, ancak bu talebin yerine getirilmesi halinde elde ettiği pasif taşınmaz kaydı vasıtası ile İİK.'nın 277. ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davası açarak alacağına kavuşma imkanına sahip olacağı, pasif tapu kaydı sorgulamasında ulaşılacak bilginin borçlu adına daha önce kayıtlı bulunan taşınmaz bilgisi olduğu, bu bilginin taşınmazın şimdiki maliki hakkında herhangi bir veri içermeyeceği, bu yöndeki talebin icra müdürlüğünce ve özellikle de dosyanın infazına yarar sağlamayacağı gerekçesi ile mahkemece reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Borçlu vekili, icra Mahkemesi'nden dayanak ilamın bozulması sonrası Mahkemece, yeni bir karar verilmeyip, önceki kararda ısrar edildiği için takibe devam edilemeyeceğinden bahisle, hacizlerin kaldırılmasını, dosyaya giren paraların alacaklıya ödenmemesini ve takibin durdurulmasını istediğinden, borçlunun İcra Mahkemesi'ne yaptığı bu başvurusu, İİK’nun 40. maddesine dayanmakta olup, anılan başvuru İİK’nun 16/2 maddesi gereğince, süresiz şikayete tabi olduğu-
Adi ortaklığın aktif ve pasif dava ehliyeti bulunmadığından, takibin veya davanın bütün ortaklar aleyhinde açılmasının zorunlu olduğu, taraf ehliyetinin kamu düzeninden olup mahkemece kendiliğinden göz önüne alınması gerekeceği-
Alacaklının takip talebine eklediği belgenin para borcuna veya teminat verilmesine dair ilam olması halinde icra memurunun borçluya örnek 4-5 nolu icra emri tebliğ etmesi yasal zorunluluk olduğundan İcra müdürünün alacaklının talebi üzerine ya da kendiliğinden ilamsız icra takiplerine ilişkin ödeme emri göndermesinin yasanın emredici hükmüne aykırılık teşkil edeceği, borçluya örnek 4-5 icra emri gönderilmesi yerine adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin örnek 13 ödeme emri gönderilemeyeceği-
Taraf ehliyetine sahip olmayan kişiler hakkında icra takibi yapılamayacağı - Ayrıca ehliyetin varlığının kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabi olduğu ve mahkemece resen gözetilmesi gerekmeyeceği-
Takip konusu ipoteğin limit ipoteği olduğu, takibin İİK'nun 150/ı maddesi gereğince başlatıldığı görülmüş ise de, dosya içeriğinden, borçlu adına yöntemince yapılan bir hesap kat ihtarnamesi tebliğine rastlanmamış olup, bu durumda borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takip yapılmasının mümkün olmadığı, İİK'nun 150/ı maddesi uyarınca kredi kullanan asıl borçluya, kredi ilişkisi nedeniyle hesap özeti-ihtarname tebliğ edilmemiş olduğundan, alacaklı tarafından borçlu hakkında ancak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılabileceği ve borçluya İİK'nun 149/b maddesine göre örnek 9 ödeme emri gönderilebileceği, bu hususun kamu düzeninden olup, İİK'nun 16/2. maddesi gereğince süresiz şikayete tâbi olduğu ve mahkemece re'sen nazara alınması gerekeceği, o halde mahkemece, icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İİK'nun 68/b ve İİK'nun 150/ı maddesinin, tüketici (konut) kredilerinde uygulanma olanağının olmadığı-
İİK'nun 96 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen istihkak iddiasına ilişkin koşullar menkul mallar için uygulanmakta olup, bu nedenle taşınmazlar yönünden istihkak iddiasında bulunulamayacağından icra müdürlüğünce istihkak prosedürünün işletilmesinin yasaya aykırı olacağı-
Hükmi şahsiyeti bulunmayan muhataba haciz ihbarnamesi gönderilmesi işlemine karşı süresiz şikayet yoluna başvurulabileceği–
“Çocukla kişisel ilişki kurulmasına” ilişkin ilam uyarınca çocuğu teslim almış olan babanın, ilamda belirtilen süre sonunda çocuğu anneye teslim etmemesi üzerine, birkaç kez gidilen adreste çocuğun bulunamamasından sonra, “gece çocuğun evde bulunması ihtimali” nedeniyle, gece -babanın muhtemel adresinde- teslim işlemi yapılabilir mi?–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.