Tavzih kararı ile vekalet ücreti yükseltilmişse de, tavzih yolu ile de hüküm fıkrasının sınırlandırılması veya genişletilmesi yada değiştirilmesinin mümkün olmadığı-
Yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa ihdasen önceki hale getirilmesi istemi- Asıl davada davacının istemi terditli olup Mahkemece asıl talebin yerinde görülmemesi halinde ikinci talebin incelenerek bu talep hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerektiği- Mahkemece taşınmazın ..Encümen kararı ile önceki haline dönülmesine karar verildiğinden asıl ve birleştirilen dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmişken, temyize konu asıl davada davacının tapu iptali ve tescil istemi ile ilgili olumlu-olumsuz bir karar verilmemiş olmasının isabetsiz olduğu-
Taşınmazın zilyetlik yoluyla kazanılabilmesi için, öncelikle taşınmazın zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olması, bundan sonra da 3402 sayılı Kanun'un 14 ve 17 nci maddeleri uyarınca, emek ve para harcanmak suretiyle imar - ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesinin zorunlu olduğu- Ziraatçi bilirkişi kurulu tarafından hazırlanan raporda, taşınmazlar üzerinde uzun zamandır kullanım olmadığı, dava konusu taşınmaz bölümleri ile taşınmazın diğer bölümleri arasında ayırıcı unsurun bulunmadığı ve taşınmazlar üzerinde geven gibi meraya özgü bitkilerinin bulunduğunun anlaşıldığı-
Mahkemece kısa kararda ve hükmün gerekçesinde dava konusu borcun dava sırasında ödendiğinin, davanın konusuz kaldığının, bu nedenle karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiğinin belirtildiği, yargılama giderlerinden davalıların sorumlu olacağı yazılmasına rağmen, hükmün 4. bendinde davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden davacının aleyhine davalılar yararına vekalet ücretine hükmedildiği, yine 5. bendinde de davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına karar verildiği, bu şekilde hem hükmün kendi içinde, hem de gerekçe ile hüküm fıkraları arasında çelişki oluşturulduğu-
Tavzih yoluna başvurabilmek için hükmün kesinleşmesini beklemeye gerek olmadığı, kesinleşmemiş olan kararlar hakkında da hükmün icrasına (yerine getirilmesine) kadar tavzih istenebileceği; fakat tavzih talebinde bulunulmakla temyiz süresi durdurulamayacağı, ilamın icraya konmasından sonra da, ilam tamamen icra edilinceye kadar hükmün tavzihinin istenilmesi mümkün olduğu - İcra Müdürünün hükmü yorumlamak (tavzih etmek) yetkisinin olmadığı, ancak o hükmü vermiş olan mahkemece tavzih edilebileceği - Hakimin tavzih yolu ile hükümde unutmuş olduğu talepler hakkında karar verip bunu hükmüne ekleyemeyeceği - Tavzih yolu ile kesinleşmiş olan hükmün sınırlandırılamayacağı, genişletilemeyeceği ve değiştirilemeyeceği-
HGK. 04.07.2019 T. E: 2016/22-2239 , K: 861-
Asıl dava, elatmanın önlenmesi; birleşen davalar, elatmanın önlenmesi ve yıkım istekleri-
Verilen kararın direnmemi yoksa yeni hüküm olup olmadığının değerlendirilmesinin Yüksek Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun görev ve yetkisinde olduğu-
Tazminat davası-
Bir eşin bütün mallarının, aksi ispat edilinceye kadar edinilmiş mal olarak kabul edileceği, o halde, mahkemece, davacı/birleşen dosyada davalı tarafından peşinatta kullanılan davalı/birleşen dosyada davacının kız kardeşi tarafından gönderilen para dışında kalan paranın da kişisel mal olduğu dosya kapsamındaki mevcut delillerle ispatlanamadığına göre, edinilmiş mal olduğu kabul edilerek, artık değere katılma alacağının hesaplanması gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.