Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yetkilerini kullanırken kusurlu eylemleri nedeniyle oluşan zararlardan doğan tazminat davaları, kendilerine rücu edilmek kaydıyla ve yasada gösterilen biçim ve koşullara uygun olarak idare aleyhine açılabileceği; İdare aleyhine böyle bir davanın açılabilmesinin hizmet kusurundan kaynaklanan, idari işlem ve eylem niteliğini yitirmemiş davranışlar ile sınırlı olması gerektiğinden kamu görevlisinin, özellikle haksız eylemlerde, Anayasa ve özel yasalardaki bu güvenceden yararlanma olanağı bulunmayacağı- Davacı, kendisine karşı psikolojik baskı ve sudan sebeplerle soruşturma açılarak disiplin cezası uygulandığı gerekçesi ile manevi tazminat isteminde bulunduğundan davacının istemini dayandırdığı bu maddi olgulardan, davalı müdürün göreviyle ilgili bir eylemine değil, salt kişisel kusuruna dayanıldığının anlaşılması nedeniyle husumetin aynı okulda idareci davalıya yöneltilmesinde isabetsizliğin bulunmadığı-
Boşanma kararının "eklentisi" olan yoksulluk, iştirak nafakası, maddi-manevi tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücreti de aynı kurala tâbi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerektiği- Takip talebi ve icra emrinin toplam alacak hesaplamasından sonraki açıklama kısmında dayanak ilam hükmünün belirtildiği görülmüş olup, takibe konu olan nafakaların "tedbir nafakası" niteliğinde olduğu anlaşıldığından anılan nafakanın tahsili için takip dayanağı ilamın kesinleşmesinin gerekmeyeceği-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmelerinin, tapulu taşınmazın ya da tapulu taşınmaz payının temlikini içerdiğinden, Türk Medeni Kanunu'nun 706, Türk Borçlar Kanunu'nun 237 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddeleri ile Noter Kanunu'nun 60. maddeleri hükümleri gereğince, kural olarak zorunlu şekil koşuluna uygun şekilde yapılmadıkça geçerli olmayacağı, ancak, adi yazılı şekilde yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin konusu olan inşaatın yasal koşullarına uygun olarak büyük oranda tamamlanmış olması veya arsa sahiplerinin yükleniciye tapulu taşınmazın ya da paylarının kayden temlik etmesi gibi durumlarda TMK'nın 2. maddesi hükmü gereğince, adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin, yanları bağlayıcı olacağı-
HMK’nın 33. maddesi hükmüne göre davada dayanılan maddi olayların açıklanması taraflara, hukuki sebebin ve uygulanacak yasa maddesinin belirlenmesi de hakime ait olacağı; somut olayda davacının davalı faktoring şirketine karşı açmış olduğu davanın 818 sy. BK'nın 61. maddesi gereği sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak istemine ilişkin olduğunun kabulü gerekeceği, dosya kapsamından davalı faktoring şirketince davacı aleyhine yapılmış bir takip ve bu takip sebebiyle davacı tarafından yapılmış bir ödemenin bulunmadığı, çek bedelinin dava dışı çekin keşidecisi şirket tarafından yapıldığı ve hal böyle olunca davalı faktoring aleyhine açılan davanın İİK'nın 72. maddesinde düzenlenen istirdat davası olarak kabul edilemeyeceği-
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir...
22. HD. 24.10.2018 T. E: 12907, K: 23098-
Taraflar arasındaki “menfi tespit” davasında, davayı açan davacının özellikle ödeme iddiasına kanıt olarak sunduğu tahsilat makbuzları ve ibranamelerdeki imzaların davalı şirket yetkilisine ait olup olmadığının bu davada araştırılması, imza incelemesi yaptırılması ve imza incelemesinden sonuç alınamaması halinde anılan belgelerin imzayı inkar eden tarafından yazıldığını ve imzaladığını görenlerin tanıklığına başvurulmak suretiyle ispat olanağının sağlanması gerekeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemi-
Asıl dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, birleşen dava ise, faiz alacağına ilişkindir...
Son kayıt maliki olan davalının iyiniyetli olduğu ve Türk Medeni Kanununun 1023. maddesinin koruyuculuğu altında bulunduğu gerekçesiyle birleştirilen davanınn da reddine karar verilmiş ise de, davalıya yapılan temlikten önceki temliklerin sahteciliğe dayalı olup olmadığı ve önceki maliklerin iyiniyetli bulunup bulunmadıkları yönünde mahkemece bir araştırmanın yapılması gerekeceği, ara maliklerden herhangi birinin edinmesinin iyiniyete dayalı olduğunun anlaşılması halinde ondan sonraki maliklerin edinmesinin korunacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.